Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/2145 Esas 2018/5410 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2145
Karar No: 2018/5410
Karar Tarihi: 04.10.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/2145 Esas 2018/5410 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/2145 E.  ,  2018/5410 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ: UYGULAMA KADASTROSU


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Uygulama kadastrosu sırasında ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında ve tapuda ... ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 2430 parsel sayılı 10.488,40 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 247 ada 3 parsel numarasıyla ve 11.277,26 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında zemindeki yolun davalı parsele ilave edildiği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın görev nedeniyle reddine, Asliye Hukuk Mahkemesi ile Kadastro Mahkemesi arasında görev uyuşmazlığı oluştuğundan merci tayini için dosyanın Yargıtay ilgili Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, dahili davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı İdare vekili; uygulama kadastrosu sırasında karayollarına ait olan ve yol inşaat ve emniyet sahası içinde kalan taşınmazın özel mülkiyet olarak tahdit ve tespit edildiğini, ancak taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacağını ileri sürerek davalılar adına yapılan tespit ve sınırlandırmanın iptali ile taşınmazın yola terkinine ve kamulaştırma sınırlarının korunmasına karar verilmesi istemi ile askı ilan süresi içinde Kadastro Mahkemesinde dava açmış, Kadastro Mahkemesince ihtilafın mülkiyet hakkına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle Asliye Hukuk Mahkemesine yönelik olarak görevsizlik kararı verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin 06.08.2014 tarihinde kesinleşmiştir. Dosya yasal süresi içinde başvuru yapılarak Asliye Hukuk Mahkemesinde yukarıdaki esasa kaydedilmiş ve askı ilan süresi içerisinde uygulama kadastrosuna karşı dava açıldığından Kadastro Mahkemesinin görevli bulunduğu açıklanarak mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin Kadastro Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki; uygulama kadastrosunun genel amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesi olup; mülkiyet ihtilaflarını canlandırmak veya çözmek değildir. Somut olayda davacı taraf yol olarak kamulaştırılan taşınmazın bir bölümünün davalılar adına tescil edildiği ve bu tescilin iptali ile bu bölümün yol olarak bırakılmasına
    karar verilmesini talep etmiş olmakla; ihtilafın mülkiyete ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mülkiyet ihtilafının varlığı halinde uygulama kadastrosu ile ilgili dava kapsamında bu ihtilafın çözümlenemeyeceği ve kesinleşen tespitlere karşı Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu göz önünde bulundurularak işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 04.10.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.