16. Ceza Dairesi 2017/3634 E. , 2018/277 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62/1, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyete dair hükme yönelik istinaf talebinin esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, tanık beyanları, arama tutanağı, belgeler, savunma ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-a)Ayrıntıları Dairemizin 20.12.2017 tarih ve 2017/1862 Esas 2017/5796 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere;
Örgütün kurucusu, yöneticileri ve örgüt hiyerarşisinde üçüncü veya daha yukarı katmanlarda yer alan mensuplarının zaman sınırlaması olmaksızın örgütün nihai amacından haberdar oldukları yönünde kuşku bulunmamakta ise de, bir ve ikinci katmanlarda yer alanlar açısından; Devletin her kurumuna sızan mensupları vasıtasıyla kişi ve kurumlara yönelik, örgütün gerçek yüzünü ortaya koyan operasyonlara başlandığı, bu yapının kamuoyu ve medya tarafından tartışılır hale geldiği, üst düzey hükümet yetkilileri ve kamu görevlileri tarafından yapılan açıklamalarda “paralel yapı” veya “terör örgütü” olduğuna ilişkin tespitler ve uyarıların yapıldığı, Milli Güvenlik Kurulu tarafından da aynı değerlendirmelerin paylaşıldığı süreçten önce icra edilen faaliyetlerin, nitelik, içerik ve mahiyeti itibariyle silahlı terör örgütünün amacına hizmet ettiğinin somut delil ve olgularla ortaya konulmadıkça örgütsel faaliyet kapsamında kabul edilemeyeceği değerlendirilerek;
Sanığın örgütle iltisaklı olduğu değerlendirilen derneklere üye olmak, Bank Asya’ya talimat üzerine para yatırmak, Aktif sen üyesi olmak şeklinde gerçekleşen örgütsel faaliyetlere katıldığı sabit ise de; gizlilik içinde örgütsel toplantılar gerçekleştirildiğine dair Uyap sisteminden yapılan kontrolde dosya içine sonradan girdiği anlaşılan ... ve ...’ın suçun sübutu, vasfı ve cezanın tayini açısından belirleyici delil olduğundan başka dosya şüphelisi olmaları halinde aşamalardaki beyanlarının getirtilmesi, tanık sıfatını haiz olmaları halinde ise usulüne uygun şekilde beyanlarına başvurularak CMK’nın 217. maddesi gereğince duruşmada tartışılıp değerlendirildikten sonra hükme esas alınabileceğinin gözetilmemesi,
b-)Dosya kapsamında bulunan kollukça düzenlenen 18.04.2017 tarihli bilgi notunda Çorum Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/7454 sayılı soruşturma ve Sulh Ceza Hakimliğinin 2016/74 ve 77 D. iş sayılı dosyaları kapsamında şüpheli ...’a ait ikamet ve iş yerinde yapılan aramalarda el konulan dijital materyaller üzerinde CMK’nın 134. maddesi gereği yapılan 06.09.2016 tarihli dijital materyal inceleme tutanağında “..._gönüllü...” isimli belge açıldığında sanık ...’in 2029. sırada isminin yer aldığının belirtildiği ve adı geçenin tarafı olduğu dosya ile anılan belgenin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ve onaylı suretinin dosya kapsamına alınmadığının anlaşılması karşısında, belirtilen dosya ve belgenin de getirtilip tüm dosya kapsamının bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Kabul ve uygulamaya göre ise,
a)Bölge Adliye Mahkemesinin ve ilk derece mahkemesinin gerekçeli karar başlıklarında suç tarihinin “27.07.2016” yerine “2016” olarak yazılması,
b)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, müsnet suçun niteliği, mevcut delil durumu gözetilerek sanık müdafiinin tahliye talebinin reddi ile sanığın tutukluluk halinin devamına, 13/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.