3. Hukuk Dairesi 2016/20527 E. , 2018/8185 K.
"İçtihat Metni".....
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, abonelik sözleşmelerindeki imzaların kendisine ait olmadığını, suç duyurusunda da bulunduğunu, aleyhine icra takibi yapıldığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespitine, sözleşmelerin iptaline ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, icra takibi yapılınca sahte imza iddiasında bulunulduğunu belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir .
Mahkemece, Davanın KABULÜNE,
........ esas sayılı icra takibinin İPTALİNE,
Dava konusu icra takibinin asıl alacak miktarı olan 2.933,52 TL"nin %20"si olan 586,70 TL"nin kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
İcra takibine konu aboneliklere ilişkin borcun davacıya ait olmadığının TESPİTİNE,
İcra takibine konu aboneliklere ilişkin olarak;
1- .......nolu GSM numarası,
2- ..... nolu GSM numarası,
3- .....nolu GSM numarası,
4- .....nolu GSM numarası ve
5- ....... nolu GSM numarası olmak üzere toplam 5 adet GSM hattına ait aboneliklerin İPTALİNE karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)HMK.nun 26/1 maddesinde “Hakim tarafların talep sonucuyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez...” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda davacı, dava dilekçesinde,.......nolu hatta ait abonelik sözleşmesinin iptalini istememiştir .
O halde mahkemece; davacının talebi doğrultusunda karar verilmesi gerekirken, taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
....
2-) İİK"nun 72.maddesinde açılan menfi tespit davası sonucu verilecek hükmün niteliği belirtilmiş olup, icra takibinin iptaline hangi hallerde karar verileceği aynı yasanın 71.maddesinde açıklanmıştır. Bu nedenle, davacının borçlu olmadığının tespiti ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca icra takibinin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
3-) Bozma nedenlerine göre diğer temyiz sebeplerinin bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir .
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/09/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
.......