21. Hukuk Dairesi 2014/13751 E. , 2015/1601 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 11. İş Mahkemesi
TARİHİ : 23/01/2014
NUMARASI : 2007/831-2014/52
Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar ve ihbar olunan vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dava, iş kazasında vefat eden sigortalının yakınlarının uğradığı maddi ve manevi zararların giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüyle; davacılar M.. K.. ve G.. K.. tarafından açılan davanın reddine, davacı L... K... asaleten ve velayeten açtığı davanın kabulü ile; 18.599,88_TL tazminatın ( davalılar A... Oyak Sigorta A.Ş.ve Ak Sigorta A.Ş."nin poliçe limiti ile sınırlı olmak ile dava tarihinden itibaren işletilmek sureti ile) 09/10/2006 iş kazası tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş ise de; dava kendisine ihbar edilen Ak Sigorta A.Ş. davada taraf değildir. Davada taraf sıfatı bulunmayan Ak Sigorta A.Ş hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2- Davalılardan A.... Sigorta AŞ, cevap dilekçesinde, kendi şirketlerinde bulunan ihtiyari mali mesuliyet sigorta poliçesi verilmesinden önce Karayolları Taşıma Kanunu’nun 19/ 3 maddesine göre yapılan Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortasının teminatlarının tüketilmesi gerektiğini, kazaya karışan 34 YM 5260 plakalı aracın Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigorta poliçesinin dava kendisine ihbar edilen Ak Sigorta A.Ş."de olduğunu, öncelikle bu poliçenin teminatının tüketilmesi, taşımacılık poliçesi tükendikten sonra artan talep söz konusu ise zorunlu ve varsa daha sonra ihtiyari mali mesuliyet sigorta poliçesi (trafik poliçesi) ne başvuru yapılması gerektiğini, her iki poliçe arasındaki ilişkinin müşterek ve müteselsil olmadığını, sıralı bir sorumluluğun bulunduğunu belirtmiştir.
Gerçekten; 4925 sayılı Kanunun 19/son maddesi ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları"nın B.8. maddeleri hükümlerine göre, meydana gelen zarar öncelikle taşımacının sorumluluk sigortasından karşılanır. Ancak, bu sigortanın hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısmı için, sırasıyla zorunlu mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur. Bahse konu düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, yasa koyucu, yolcuların uğradığı bedeni zararlar bakımından taşıma yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörmemiş, sıralı bir sorumluluk düzenlemiştir. Başka bir anlatımla, yolcunun uğradığı bedeni zararlar, taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası kapsamında ise, bu aracın trafik veya ihtiyari mali mesuliyet sigortacılarının sorumluluğu doğmayacaktır. Ancak, limit aşımında sırasıyla zorunlu ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacılarının sorumluluğu söz konusu olacaktır.
2-Öte yandan HMK"nun 297/2. Maddesinde, taleplerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği açıkça belirtilmiştir. Her bir davacı için talep edilen maddi tazminat tutarı, hüküm fıkrasında ayrı ayrı ve açık bir şekilde belirtilerek hüküm kurulması gerekirken, hepsinin toplamı üzerinden hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların ve dava kendisine ihbar edilen Ak Sigorta A.Ş.’nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 29/01/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.