Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi  tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Müşteki  borçlunun satış ilanının kendisine  usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle açtığı ihalenin feshi davasının İİK"nun 134. maddesinde belirtilen yasal 1 yıllık süre içinde olması koşuluyla ihaleyi öğrendiği tarihten itibaren 7 günlük yasal süre içinde açılması gerekir.
Somut olayda, incelenen Mahkeme ve satış dosyasında görüldüğü  üzere; satış ilanı tebligatının, şikayetçinin mernis adresi olmadığı anlaşılan farklı bir adrese Tebligat Kanunun 16. Maddesine göre;   02.05.2011 tarihinde,  muhatabın işte olması nedeni ile eniştesi  A. P.’a    tebliğ edilmeye çalışıldığı anlaşılıyor ise de; adı geçen bu şahıs,  13.01.2012 tarihli Nüfus Aile Kayıt Tablosuna göre ihalesi yapılan taşınmazda  paydaş olan C. P.un eşi olup 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 39. maddesine göre aralarında menfaat ilişkisi bulunan, hasma yapılan işbu tebligat  usulsüzdür. Bu durumda dava açma süresini, ihale tarihinden itibaren başlatmak mümkün değildir.
Mahkemece, icra müdürlüğünce müştekiye  usulüne uygun satış ilanı tebliğ edilmeksizin (İİK.nun 127.md.) ihalenin gerçekleştirilmesi doğru olmadığından ve bu eksiklik başlı başına  yerleşik Yargıtay İçtihatlarına göre ihalenin feshi nedeni sayılacağından, ihalenin feshine karar vermek gerekirken istemin süre aşımından reddine dair karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.