Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/9506 Esas 2019/3462 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/9506
Karar No: 2019/3462
Karar Tarihi: 08.04.2019

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/9506 Esas 2019/3462 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2017/9506 E.  ,  2019/3462 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik
    HÜKÜM : a-TCK’nın 155/2, 62, 50/1-a, 52/2, maddeler gereğince mahkumiyet
    b- TCK’nın 207/1, 62, 50/1-a, 52/2, maddeler gereğince mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Katılanın, sigorta işlemlerini takip etmek ve para tahsil etmek üzere sanığa vekaletname verdiği, sanığın, 50.000 TL parayı tahsil etmesine rağmen uhdesinde tuttuğu ve katılanın yerine sahte imza atarak ibraname hazırladığı, bu şekilde, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
    1-Özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelenmesinde;
    Sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik bulunmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin, cezanın eksik verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA,
    2- Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelenmesinde;
    Sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini ile 5237 sayılı TCK"nın 61/8 maddesi hükmü karşısında, adli para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik arttırma ve indirimlerin gün üzerinden yapılması ve sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması sonucu cezanın belirlenmesi gerektiği halde yıl karşılığı gün para cezası belirlenerek uygulama yapılması,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin bölümlerin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla ""5 gün"", ""4 gün"" ve ""80 TL"" adli para cezası ibaresinin eklenmesi hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.