Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/8383 Esas 2018/7133 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/8383
Karar No: 2018/7133
Karar Tarihi: 09.05.2018

Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/8383 Esas 2018/7133 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, bir kişinin hakaret suçu işlediğine hükmetmiş ve sanığı mahkum etmiştir. Yerel mahkemenin vermiş olduğu karar temyiz edilmiş ve mahkeme dosyayı inceledikten sonra yer Cumhuriyet Savcısı tarafından verilen temyiz dilekçesi süresinde olmadığı için reddedilmiştir. Sanığın temyiz talebi ise reddedilme nedeni bulunmadığı için işin esasına geçilmiş ve sanık hakaret suçunu işlediği tespit edilmiştir. Sanığa atfedilen suçun doğru olarak nitelendirildiği, kanıtların eksiksiz sunulduğu ve hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilmiştir. Ancak, TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğu ile ilgili hüküm Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için, karar hüküm düzeltmesi yapılarak onanmıştır.
Kanun maddeleri olarak:
- 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri
- TCK'nın 125/1. maddesi
- TCK'nın 53/1-b maddesi
18. Ceza Dairesi         2016/8383 E.  ,  2018/7133 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hakaret
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin incelenmesinde;
    Temyiz dilekçesinin süresi içinde verilmediği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca O Yer Cumhuriyet Savcısının tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
    2- Sanık ..."ın temyiz talebinin incelenmesinde,
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
    Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    TCK"nun 125/1. maddesindeki cezanın alt sınırı 3 ay olmasına karşın 1 ay olarak ceza belirlenmesi yasaya aykırı ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılamayacağı,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;
    TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye kısmen uygun olarak,“TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılması” biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/05/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.