16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3276 Karar No: 2018/238 Karar Tarihi: 25.01.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3276 Esas 2018/238 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi tarafından verilen bir kararda, bir sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla mahkum edildiği belirtilmektedir. Mahkeme, sanığın kullanmış olduğu telefon hatlarından birinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün gizliliğini sağlamak için kullandığı “Bylock” adlı programın yüklü olduğu iddiasına rağmen, bylock değerlendirme raporu getirtilmeden hüküm kurulması nedeniyle bozma nedeni yapılmadığını belirtmektedir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı sonucuna vararak, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde olmadığını tespit etmiştir. Kararda, TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddelerinin uygulandığı belirtilmektedir.
16. Ceza Dairesi 2017/3276 E. , 2018/238 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, toplanan delillerin suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanığın kullandığı telefon hatlarından birinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün gizliliği sağlamak için kullandığı “Bylock” adlı programın yüklü olduğu iddia edilmesine rağmen bylock değerlendirme raporu getirtilmeden hüküm kurulması sanığın savunması ile diğer delillerin suçun sübutu için yeterli olması nedeniyle sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi tarafından eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 25.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.