Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6396
Karar No: 2017/1627

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/6396 Esas 2017/1627 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/6396 E.  ,  2017/1627 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi.

    Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... Yönetimi vekili, ... temsilcisi ve gerçek kişiler vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    2008 yılında yapılan kadastro sırasında ... köyü 147 ada 16 parsel sayılı 4148,88 m2 yüzölçümündeki bahçe niteliğindeki taşınmaz, paylı olarak ... ve ... adına kayıtlı Kasım 1999 tarih 1 sıra numaralı tapu kaydı; 152 ada 1 sayılı parsel 5096 m2 yüzölçümündeki ahşap iki katlı ev, ahır, samanlık, fırın ve tarlası niteliğiyle, yine ... ve ... adına kayıtlı Kasım 1999 tarih 3 sıra numaralı tapu kaydı; 152 da 7 sayılı parsel sayılı 1402,77 m2 yüzölçümündeki bahçe niteliğindeki taşınmaz ... ve ... adına kayıtlı Ocak 2000 tarih ve 8 sıra numaralı tapu kaydı nedeniyle; 157 ada 1 sayılı 5914,58 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ise belgesizden tarla niteliğiyle ..."ün zilyetliğinde ve asliye hukuk mahkemesinde dava konusu olduklarından söz edilerek malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Asliye hukuk mahkemesinin 2006/2 sayılı dosyasında, davacılar ... ve ... tarafından davalılar ..., ... ve ... aleyhine açılan muris muvazası nedeniyle satış işleminin iptali ve tenkis davası, çekişmeli taşınmazlar için kadastro tespit tutanağı düzenlenmesi nedeniyle kadastro mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece davanın reddine, çekişmeli 147 ada 16, 152 ada 1, 152 ada 7 sayılı parsellerin ... oğlu ..., 157 ada 1 sayılı parselin ise ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmekle bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 24/04/2012 gün ve 2012/4774- 6200 sayılı bozma kararı özetle; "Asliye Hukuk Mahkemesinde taşınmazların aynına ilişkin ihtilaf bulunması nedeniyle tutanakların malikhaneleri açık olarak tesbit edildiğine ve taşınmazlar devlet ormanına sınır olduğuna göre, 3402 sayılı Kanunun 30/2.maddesindeki re"sen araştırma ilkesi gereğince, çekişmeli yerlerin Devlet ormanı olup olmadığı yöntemince araştırılmalı ve tarafların her birinin iddia ve savunması değerlendirilip, niçin kabul gördüğü veya reddedildiği gerekçeleriyle birlikte açıklanmak suretiyle karar verilmelidir.
    Dosya içeriğinden, çekişmeli taşınmazların bulunduğu bölgede daha önce ... kadastrosu yapılıp yapılmadığı anlaşılamamaktadır. Bir yerde ... kadastrosu yapılmışsa, kural olarak; o yerin ... olup olmadığı, kesinleşmiş tahdit harita ve tutanaklarının uygulanmasıyla çözümlenir. 3116 sayılı Kanunda sadece Devlet ormanlarının kadastrosunun yapılması öngörülmüştür. Bu nedenle; 4785 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 13.07.1945 tarihinden önce yapılan sınırlandırmalar sonucu kesinleşen tahdit harita ve tutanakları ile, ... sınırı dışında kalan taşınmazların ... niteliğini ve hukuki durumu saptanayamacağından, çekişmeli taşınmazın ... olup olmadığının 4785 ve 5658 sayılı kanunlar ile 05.11.2003 gün ve 4999 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 7. maddesi hükümlerine göre
    çözümlenmesi gerekir. 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar hiçbir işleme lüzum olmaksızın devletleştirilmiştir. Devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Kanun ile iadeye tabi tutulmuş ve iade koşulları yasada gösterilmiştir.
    Mahkemece, öncelikle ... sınırlandırılması 4785 sayılı Kanun hükümleri nazara alınarak yapılmış ise, haritası uygulanmak suretiyle; sınırlandırma, 4785 sayılı Kanun hükümleri nazara alınmadan 3116 sayılı Kanuna göre yapılmış ve taşınmaz, tahdit sınırları dışında kalıyor ise veya sınırlandırma hiç yapılmamışsa, memleket haritası, eski hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip; önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve ... Bakanlığı (... ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek ... mühendisleri arasından seçilecek bir ... mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli yer ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, bu belgelerde taşınmazların ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi ... olan yerin üzerindeki ... bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt ... toprağının ... sayılan yer olduğu düşünülmeli; fen ve uzman ... bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri kroki düzenlettirilmeli, tenkis isteminin yenilik doğurucu bir hakka ilişkin olması nedeniyle kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek, ortak murisin tapudan yaptığı satışlar ile tapu dışı satışlarda muris muvazası olup olmadığı irdelenerek karar verilmelidir. " şeklindedir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan ve tenkis istemi yönünden görevsizlik kararı verildikten sonra, kadastro tespitine itiraz davasının kısmen kabulüne;
    147 ada 16 nolu parselden 17/07/2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 459 m2 kısmın ifraz edilerek 2/8 payının ..., 3/8 payının ..., 3/8 payının ... adlarına; kalan kısmının ... vasfı ile ... adına tesciline,
    152 ada 7, 152 ada 1 ve 157 ada 1 nolu parsellerin 2/8 payının ..., 3/8 payının ..., 3/8 payının ... adlarına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişiler vekili ile ... temsilcisi ve ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
    Yörede 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılan ve kesinleşmeyen ... sınırlandırma çalışması vardır.
    1) Davalı gerçek kişilerin temyiz itirazları bakımından; mahkemece kök muris ..."ün birinci eşi ..."den olma çocukları olan davacılardan mal kaçırmak amacıyla, çekişmeli 147 ada 16 ve 152 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tespitine esas alınan tapu kayıtlarındaki hissesini ve belgesizden tespit edilen 157 ada 1 parseli ikinci eşi ..."ün başka eşten olma çocukları olan davalılara muvazaalı olarak sattığı belirlenerek, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 30/2. maddesi gereğince gerçek hak sahibi olan davacılar adına tesciline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davalıların temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2) ... ve ... Yönetiminin temyiz itirazlarına gelince; hükme esas alınan uzman bilirkişi kurulu raporunda, çekişmeli taşınmazlardan 147 ada 16 parselin 1950 tarihli hava fotoğrafı ve 1960 tarihli memleket haritasında ... olarak göründüğü ancak; tespite esas alınan tapu kayıtları nedeniyle ve 6831 sayılı Kanunun 1/G maddesi gereğince ... sayılmayan yerlerden olduğu, diğer taşınmazların da ... sayılmayan yerlerden olduğu belirlenmiş ise de; mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir.
    Şöyle ki; bilirkişiler eski tarihli resmi belgelerde 157 ada 1 parsel dışındaki tüm taşınmazların kısmen ... olarak göründüğünü açıklamış, ancak hava fotoğrafının rapora eklenmemiş olması nedeniyle, Dairenin geri çevirme kararı ile 1950 tarihli hava fotoğrafında tüm taşınmazların yeniden gösterilmesi istendiği halde; 15/02/2016 tarihli geri çevirme kararı üzerine hazırlanan 06/04/2016 tarihli ek rapora ekli hava fotoğrafında yalnızca 147 ada 16 parselin gösterildiği anlaşılmaktadır. Bundan ayrı Şubat 1288 tarih 132-133 ve Şubat 1329 tarih 33 numaralı sicilden gelen ve 152 ada 7 parsele uyduğu bildirilen 919 m2 yüzölçümlü Ocak 2000 tarih 8, 152 ada 1 parsele uyduğu bildirilen 1838 m2 yüzölçümlü Kasım 1999 tarih 3 ve 147 ada 16 parsele uyduğu bildirilen 459 m2 yüzölçümlü Kasım 1999 tarih 1 numaralı tapu kayıtlarının sınırları; kişi ve yol okumaktaysa da; tapu kayıtlarının uygulanması fen bilirkişi raporunda ayrıntılı açıklanmadığından keşfi izleme olanağı bulunmamakta, yine taşınmazlardaki ağaçların sayısı, yaşı, cinsi ve dağılımının açıklanmadığı anlaşılmaktadır.
    6831 sayılı Kanunun 1/G maddesi "... sınırları dışında olup, yüzölçümü üç hektarı aşmayan sahipli arazideki her nevi ağaç ve ağaççıklarla örtülü yerler ... sayılmaz." hükmünü içermekteyse de; bu hükmün uygulanabilmesi için dayanılan tapu kayıtlarının miktarı ile taşınmaza uyması, sınırda da Devlet ormanı niteliğinde taşınmaz bulunmaması gerekir. Oysa 152 ada 7 parsel dışında, çekişmeli taşınmazların tümünün 101 ada 1 parsel sayılı ormana sınır olduğu görülmektedir.
    O halde; mahkemece önceki keşiflerde görev almamış üç ..., bir fen, bir ziraat uzmanı bilirkişi aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, yöreye ait 1960 tarihli memleket haritası ile bunun yapımına esas alınan 1950 tarihli hava fotoğrafları kadastro paftası üzerine aplike edilmek suretiyle ... sayılan ve sayılmayan kesimler belirlenmeli, ... sayılan yerlerde eski tarihli sicilden gelen tapu kayıtlarının 4785 sayılı Kanun gereğince hukuki değerini yitirmiş olacağı düşünülmeli, ... sayılmayan taşınmazlar yönünden, dayanılan tapu kayıtları ilk oluşumundan itibaren tüm gittileriyle uygulanarak, taşınmazlara uyup uymadığı belirlenmeli, uyuyorsa, sınırlarda yazılı bazı kişi adlarının fiilen ormanda kaldığı bildirildiğinden, tapu kaydının kapsamı 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20. maddesi gereğince miktarı ile geçerli olarak belirlenmeli, komşu parsel tutanakları ve dayanakları getirtilerek çekişmeli taşınmazlar yönünü ne olarak gösterdiği ve bilirkişi tanık sözlerinin doğruluğu denetlenmeli, tapu kayıt miktar fazlasının kazanılıp kazanılamayacağı değerlendirilmeli, taşınmazlar üzerinde bulunduğu bildirilen ağaçların sayısı, cinsi, yaşı, kapalılık oranı, taşınmazdaki dağılımı, hakim ağaç türünün ne olduğu konusunda ziraat uzmanından rapor alınmalı, bundan sonra elde edilecek delillere göre ... olan taşınmazların ... adına; ... niteliği bulunmayanların ise davacı gerçek kişiler adına tesciline karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentde açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişilerin temyiz itirazlarının REDDİNE; 2 numaralı bentde açıklanan nedenlerle davalı ... temsilcisi ve ... Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 28/02/2017 günü oybirliğiyle karar verildi.
     




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi