17. Hukuk Dairesi 2015/10251 E. , 2018/4820 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davacılar vekili ile davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 22.12.2013 tarihinde ... idaresindeki araç ile tam kusurlu olarak kaza yapması sonucunda sürücü Hakan"ın vefat ettiğini, müteveffa Hakan"ın davacı ..."nin eşi, davacı ..."nun babası olduğunu, murisin vefatı ile davacıların destekten yoksun kaldığını, kazanın meydana gelmesinde murisin tam kusurlu olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 9.000,00 TL, davacı ... için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL destekten yoksun kalma tazimatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle davacı ... için talebini 209.411,48 TL olarak, davacı ... için talebini 14.834,17 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili, sorumluluğunun bulunmadığından bahisle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile, ... için 209.411,48 TL, ... için 14.834,17 TL"nin 12/04/2013 dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ... Hesabından alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; uzman bilirkişi raporunda belirlenen tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Mahkemece iki davacının talebinin kabulüne karar verilerek, davacı vekili yararına tek vekalet ücretine
hükmedilmiştir. İhtiyari dava arkadaşı olan davacıların her birinin murislerinin desteğinden yoksun kaldıkları iddiası ile ayrı talepte bulunmuş olması, her birinin davasının diğerinden bağımsız olması ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacılar lehine ayrı ayrı vekalet ücreti taktir edilmesi gerekmektedir.
Bu durumda; her bir davacı lehine hükmedilen maddi tazminat için kendisini vekille temsil ettiren lehine vekalet ücreti taktiri gerekirken davacılar lehine eksik vekalet ücreti takdir edilmesi doğru olmayıp bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 438/7.maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinin hükümden çıkartılarak yerine " Davacılar kendilerini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT"ye göre davacı ... için 17.964,68 TL, davacı ... için 1.780,10 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine" cümlesinin 3. bent olarak hükme eklenmesine ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA; aşağıda dökümü yazılı 11.460,97 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 9.5.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.