Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/26484 Esas 2019/3449 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat (ayrı ayrı)

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların, birlikte işlettikleri işyeri için katılana ait şirketten almış oldukları mallar karşılığında, sahte olarak düzenledikleri 1.359,27 TL ve 2.751,51 TL bedelli senetleri katılana vererek haksız yarar sağladıkları, bu suretle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda;
Sanık ...’ın 19/03/2014 tarihli yazılı beyanında sanık ...’in suça konu senetleri satın aldığı mallar karşılığında katılana verdiğini belirtmesi ve söz konusu senetler üzerinde yapılan kriminal incelemede 1.359,27 TL bedelli senette sanık ... adına atılı bulunan borçlu imzasının sanık ...’a ait olduğunun ve diğer senetteki borçlu imzasının ise sanıklara ait olmadığının belirlenmesi karşısında, suça konu sahte senetlerle sanıkların işlettiği işyerine katılandan mal alınmış olduğu da dikkate alınarak, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; katılana ait şirket ile sanık ... arasındaki Eskişehir 3.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 27/09/2011 tarih ve 2010/531-2011/1425 sayılı gerekçeli kararında suça konu senetlere esas teşkil eden ve katılan tarafından ibraz edilen faturaların incelenmesinde faturalara konu malların ... ve ...’e teslim edildiğinin belirtilmesi karşısında; söz konusu dava dosyasının getirtilip incelenerek, önemli belgelerin dosya içerisine alınması, ... isimli kişinin araştırılarak, tespiti halinde olaya ilişkin ayrıntılı şekilde tanık sıfatıyla dinlenmesi, suça konu senetlerde yapılan sahteciliğin aldatma kabiliyetini haiz olup olmadığının tespit edilmemiş olması ve sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, suçun unsurlarının oluşup oluşmadığının tespiti amacıyla, söz konusu senetlerin duruşmaya getirtilerek mahkeme heyeti tarafından incelenip, özellikleri zapta geçirilerek, aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığının, kambiyo senedi vasfında olup olmadığının tespit edilmesi, gerekirse bu hususta bilirkişi incelemesi yaptırılması, sonucuna göre sanıkların eylemlerinin resmi belgede sahtecilik ve basit dolandırıcılık suçlarına temas edip etmediği tartışılmaksızın eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde sanıkların beraatlerine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 04.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.