18. Hukuk Dairesi 2015/17657 E. , 2015/14976 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü 85 ve 86 parsel sayılı taşınmazların irtifak kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmaz malın ve irtifak hakkının idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporu hüküm kurmaya elverişli değildir.
Şöyleki;
1-2942 Sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 11. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca bilirkişi kurulu, arazi niteliğindeki taşınmaz malın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak düzenleyeceği raporda, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit etmelidir. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarında ise özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için aynı yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 15. maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca, kamulaştırma belgelerinin mahkemeye verildiği gün itibarıyla dekar başına elde edilecek ortalama verim, üretim gideri ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki tarım müdürlüğü verilerinin esas alınması aranmaktadır.
Mahkemece yapılan 27.08.2013 tarihli keşifte dava konusu taşınmazların içerisinde veya çevresinde su kuyusu, dere yatağı ve su kanalının bulunmadığı, kendi imkanları ile sulanamadığı tespit edildiğinden, taşınmazların değerlendirilmesinde ilçe tarım müdürlüğünden kuru şartlarda münavebe ürünlerinin neler olduğu ve değerlendirme tarihi itibarıyla dekar başına elde edilecek ortalama verim, ayrıntılı üretim gideri ve toptan satış fiyatına ilişkin verilerin sorularak taşınmazın değerlendirilmesi gerekirken, hükme esas alınan bilirkişi raporunda buğday ile birlikte sulu şartlarda yetişen pamuk ve ikinci ürün olarak mısırın münavebe ürünü alınmak suretiyle taşınmazları sulu tarım arazisi olarak değerlendiren bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması,
2-Aynı kamulaştırma nedeniyle, bu kamulaştırma kapsamında kalan ve dava konusu taşınmazla aynı bölgeden gelip Dairemizce incelenen ( Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/407 Esas 2014/296 Karar, Dairenin 2014/10567 Esas- 2014/15008 Karar sayılı dosyası) tespit ve tescil davalarında %20 oranında objektif artış verilmesi benimsenmiş ve bu yönü ile mahkeme kararları bozulmuş olup dava konusu taşınmazın konumu, bilirkişi raporlarında yazılı özellikleri gözönünde bulundurulduğunda taşınmazın değerinde %20 oranında objektif değer artışına neden olabileceği dikkate alınmadan karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 21.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.