21. Hukuk Dairesi 2014/4043 E. , 2015/1431 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, 01/05/2013 tarihinden itibaren ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Davacı; 25.03.2010 tarihinde vefat eden oğlundan dolayı ölüm aylığı bağlanmasına dair talepte bulunduğunu, ancak davalı Kurum tarafından istemin reddedildiğini belirterek 01.05.2013 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının murisi olan oğlunun 25.03.2010 tarihinde vefat ettiği, murisin askerlik borçlanması hariç 900 gün prim ödemesi bulunmadığı anlaşılmaktadır.
5510 sayılı Yasa"nın 32/2-a maddesinde ölüm aylığının; en az 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup toplam 900 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde bağlanacağı bildirilmiştir.
Somut olayda ise; davacı murisinin her türlü borçlanma süreleri hariç 900 gün prim ödemesi bulunmadığından, davacının ölüm aylığına hak kazanamayacağı göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.