Tehdit - hakaret - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/15417 Esas 2020/15323 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/15417
Karar No: 2020/15323
Karar Tarihi: 05.11.2020

Tehdit - hakaret - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/15417 Esas 2020/15323 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir mahkumiyet kararı temyiz edilmiştir. Sanığın tehdit, hakaret ve yaralama suçlarından mahkum edildiği kararda, bazı hukuki yanlışlık ve eksiklikler tespit edilmiştir. İddianame ile hüküm arasında çelişki bulunduğu ve bu eylemin birden fazla kişi ile birlikte silahla tehdit suçu olup olmadığı konusunun tartışılmadığı, ilk haksız eylemin kimden kaynaklandığının araştırılmadığı ve olay yerinin herkesin girebileceği bir yer olup olmadığının araştırılmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 106/1-1. cümlesi, 106/2-a,c maddeleri ve 5237 sayılı TCK'nın 125. maddesi hatırlatılmıştır.

4. Ceza Dairesi 2016/15417 E. , 2020/15323 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir,
Ancak;
1-İddianame içeriğinde ve hükmün gerekçe bölümünde sanığın elinde bıçak ve kardeşi ..."un da elinde saldalye olduğu halde birlikte katılana yönelik hakaret ve tehdit içerikli sözler söylediklerinin kabul edilmesi karşısında, bu eylemin birlikte kül halinde, TCK"nın 106/2-a,c maddesinde düzenlenen birden fazla kişi ile birlikte ve silahla tehdit suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılıp açıklanmadan, TCK"nun 106/1-1. cümlesinde düzenlene tehdit ve silahla yaralamaya teşebbüs suçlarından ayrı ayrı hükümler kurulması,
2-Sanığın soruşturma aşamasında, durağa bir dakika geç geldiği için kooperatif başkanı olan katılanın ceza verdiğini ancak kendisine ait üç otobüsü kafasına göre çalıştırdığı, bu sebeple haksız ve taraflı uygulaması sebebiyle cezaya itiraz ettiğinde de katılanın kendisine hakaret ve tehdit içerikli sözler söyleyerek kovaladığını beyan etmesi karşısında, ilk haksız eylemin kimden kaynaklandığının araştırılması, tespit edilemediği takdirde şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Hakaret suçunun Şehiriçi Taşımacılar Kooperatifinin binasında gerçekleştiğinin kabul edilmesi karşısında, olay yerinin herkesin girip çıkabileceği âleni yerlerden olup olmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanık hakkında hakaret suçundan dolayı 5237 sayılı TCK"nın 125. maddesinin 4. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."un temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca tehdit suçundan dolayı ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkı gözetilmek suretiyle HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine 05/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.