16. Ceza Dairesi 2017/3429 E. , 2018/220 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanun"un 5/1, TCK"nın 62/1, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme, örgüte üye olma, üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme veya örgüte bilerek isteyerek yardım etme suçlarında etkin pişmanlık şahsi cezasızlık veya cezadan indirim yapılması gereken haller olarak kabul edilmiştir.
Amaç suçun işlenişine iştirak etmeksizin, hakkında bir soruşturma başlamadan önce örgütten gönüllü olarak ayrıldığını ilgili makamlara bildirmesi halinde (221/2 m.), hakkında soruşturma başladıktan sonra, gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi (221/4 m. ilk cümle), verilen bilgilerin samimi ve örgütlü suçlarla mücadelede yararlı olması halinde, sanık yakalandıktan sonra pişmanlık duyarak örgütün dağılmasını veya mensuplarının önemli ölçüde yakalanmasını sağlamaya elverişli bilgi vermesi halinde (221/3 m.), sanık hakkında şahsi cezasızlık nedeni uygulanacaktır.
Amaç suça elverişli vahim nitelikte sayılan eylemler gerçekleştirilmeden yakalanan, örgüt kuran, yöneten, örgüte üye olan, üye olmamakla birlikte örgüt adına
suç işleyen veya örgüte bilerek isteyerek yardım edenlerin örgütü yapısı ve faaliyetleri hakkında bilgi vermesi halinde cezadan indirim yapılacaktır.
TCK"nın 221/2 maddesindeki hükkmün uygulanabilmesi için örgüt ve mensupları hakkında bilgi vermesinin zorunlu olmadığı, kişinin hakkında soruşturma olmadan örgütten gönüllü olarak ayrılıp yetkili makamlara müracaat etmek suretiyle örgüte üye olarak katıldığını ve pişmanlık duyarak ayrıldığını beyan etmesinin yeterli olduğu nazara alınarak; somut olayda PKK/KCK terör örgütüne katılıp 15 gün kadar eğitim gördükten sonra herhangi bir silahlı çatışmaya katılmaksızın aksi ispat edilemeyen savunmasına göre ailesinin yanına döndükten sonra polis karakoluna giderek özgür iradesi ile örgüte katıldığını bildiren pişmanlığı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerince düzenlenen 23.07.2016 tarihli araştırma tutanağı ile doğrulanan sanık hakkındaki istihbari bilgilerin aleyhe delil olarak kullanılamayacağı da gözetilerek hakkında TCK"nın 221/2. maddesi gereğince etkin pişmanlık hükümleri uygulanması gerekirken dosya kapsamı ile uyumlu ve yasal olmayan gerekçeyle yazılı olduğu şekilde karar verilmesi,
2-TCK"nın 53/1-c maddesindeki kendi alt soyu üzerindekiler bakımından hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrası hükmü uyarınca, koşullu salıverilme tarihine, diğerlerine karşı belirtilen hak yoksunlukları yönünden cezanın infazı tamamlanıncaya kadar olabileceğinin gözetilmesi gerektiği gibi, TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Sanığın örgütte yaklaşık 15 gün kadar kaldıktan sonra örgütten ayrıldığını beyan etmesine rağmen, gerekçeli karar başlığında ve Bölge Adliye Mahkemesi ilamında suç tarihinin 16.03.2016 olarak yazılması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 16.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.