Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10865
Karar No: 2021/2486
Karar Tarihi: 01.04.2021

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/10865 Esas 2021/2486 Karar Sayılı İlamı

Özet:


16. Ceza Dairesi'nin 2019/10865 E. ve 2021/2486 K. sayılı kararında, sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmü ile sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz talepleri incelenmiştir. CMK'nın 290. maddesi gereği sanığın yararına olan hukuka aykırılık sanığın aleyhine bozma hakkı vermez ilkesi karşısında sanık ... hakkında zorunlu müdafii görevlendirilmemesi ve ByLock tespit değerlendirme tutanağı istenmeden mahkumiyet hükmü kurulması sonuca etkili görülmediği belirtilmiştir. Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı belirtilmiştir. Sanık ... hakkında ByLock tespit ve değerlendirme raporu ile diğer delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği fakat yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırmayla karar verildiği sonucuna varılmıştır. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca hüküm kurulmuştur.
16. Ceza Dairesi         2019/10865 E.  ,  2021/2486 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : 1-Sanık ... hakkında; Erzincan 1. Ağır
    Ceza Mahkemesinin 30.05.2017 tarih ve
    2017/67-2018/311 sayılı mahkumiyet kararının
    kaldırılması kararı, CMK"nin 223/2-e maddesi uyarınca
    beraatine dair karar,
    2-Sanıklar ... ve ... hakkında; TCK"nın
    314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9,
    63. maddeleri gereğince mahkumiyetlerine dair
    kararlara yönelik


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmü ile sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelemesinde;
    5271 sayılı CMK. nın 290. maddesine göre,"sanığın yararına olan hukuka aykırılık sanığın aleyhine bozma hakkı vermez" hükmü karşısında, sanık
    ... hakkında yargılama aşamasında zorunlu müdafii görevlendirilmemesi; sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçunun sübutuna yönelik diğer delillerin yeterli olması karşısında, sanık hakkında ByLock tespit değerlendirme tutanağı istenmeden mahkumiyet hükmü kurulması sonuca etkili görülmeyerek bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı, sanık ..."a ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi"nce verilen beraat kararında bir isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla; sanık müdafii ile Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    2)Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; “ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı”nın kabul edildiği gözetilmekle,
    ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporu ile sanıktan ele geçirilen dijital materyallere ilişkin inceleme sonuçlarının; ayrıca Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığından sanık hakkında veri inceleme raporu düzenlendi ise bu rapor ile birlikte veri inceleme raporuna dayanak delilin elde edilişine dair gizli tanık Garson’un daha önce hakim huzurunda alınan ifade tutanağı ve CMK"nın 134. maddesine göre alınan hakimlik kararı ve varsa ayrıntılı analiz raporunun soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından araştırılıp getirtilerek duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyeceklerinin sorulması, gerekirse tespit ve değerlendirme tutanağıyla dosyada mevcut HIS(CGNAT) ve HTS kayıtlarının bilirkişiye tevdii edilerek

    karşılaştırılmasından sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ve Bölge Adliye Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Erzincan 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2 Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi