13. Hukuk Dairesi 2018/1308 E. , 2020/4227 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile aralarında kent içi çöp toplanmasına ilişkin hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği davalıya 02.06.2009 ve 31.12.2009 tarihleri arasında hizmet verdiğini ancak bu hizmet nedeniyle davalının kendisine olan borcunu ödemediğini 2009 yılında borcunun tahsili için icra takibi yaptığını takibin itiraz üzerine durduğunu, o tarihten bu yana davalının kısım kısım yaptığı ödemelerle borcu ödemiş olsa da işlemiş faiz alacağı nedeniyle mağdur olduklarını bu nedenle mahkemece davalı tarafından yapılan ödemelerin öncelikle işleyen faizden mahsup edilmesi suretiyle hesap yapılarak alacağın tespiti ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL"nin 25.01.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, borcu ödeyip kapattıklarını faiz de dahil davacıya hiçbir borçları olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.019,70 TL’nin 25/01/2010 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm tarafların temyizi üzerine Dairemizin 13/06/2016 tarih, 2016/8769 esas 2016/14906 karar sayılı ilamı ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda yine davanın kısmen kabulü ile 2.019,70 TL’nin 25/01/2010 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davalının temyizi yönünden; 5236 sayılı yasanın 19. Maddesi uyarınca, HUMK"nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.1.2017 tarihinden itibaren 2.270,00 TL"ye çıkarılmıştır. Davalı tarafından temyiz edilen bölüm 2.019,70 TL olup, karar tarihi itibariyle 2.270,00 TL"yi geçmediğinden belirtilen maddeler gereğince davalının temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle temyiz edilen miktara ilişkin olarak davalının temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davacının temyizi yönünden; davacı, sözleşme gereği verdiği hizmet karşılığı davalı tarafından ödenmeyen alacağının tahsili için icra takibi başlattığını, davalı tarafından takibe kısmi itiraz edildiğinden takibin durduğunu,itirazın iptali davası açılmadığını, davalının kısmi ödemeler yaptığını, eldeki dava ile yapılan geç ödemeler nedeniyle faiz alacağını istemiş, davalı ise 2009 dan bu yana ve öncesinde yapılan ödemeleri ile borcu kapattığını savunmuştur. Mahkemece, konu ile ilgili iki ayrı bilirkişiden rapor alındığı, 26.06.2013 tarihli raporda davacının talep edebileceği işlemiş faiz alacağının 2.019,70 TL olduğu, 26.11.2013 tarihli diğer bilirkişi raporunda ise alacağın 84.586,11 TL olduğu işleyen faiz alacağının ise 191.902,16 TL olarak tespit edildiği, alınan ilk bilirkişi raporuna göre hüküm kurulduğu ve verilen kararın Dairemizin 2016/8769 esas 2016/14906 karar sayılı ilamı ile; bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için bozulduğu anlaşılmıştır. Dosya incelendiğinde; davacı şirket tarafından davalı belediyenin 02.06.2009-31.12.2009 tarihleri arasında kent içi çöp toplanması ve taşınması hizmet alımı ihalesinin alındığı,taraflar arasındaki sözleşme gereği yapılan işlerin 30 günde bir hak edişe bağlanıp tahakkuk edeceği ve 15 gün içerisinde yükleniciye ödeneceği, sözleşmede geç ödeme halinde cezai müeyyidenin düzenlenmediği anlaşılmaktadır. Davacı tarafından geç ödemeler nedeniyle davalıya gönderilmiş bir ihtarname de bulunmamaktadır. 07/08/2017 tarihli bilirkişi heyetinin ek raporunda yapılan tespite göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan toplam 1.853,530 TL alacağı bulunmaktadır. Davacı tarafından bu alacağının sadece 9. ve 10. aylara ilişkin 2 adet fatura konusunu oluşturan toplam 1.321.687,50 TL asıl alacak için ... 2. icra Müdürlüğünün 2009/13443 Esas sayılı takip dosyası ile takip başlatılmış ve davalı tarafından takibe kısmi itiraz edilmiş olmasına rağmen davacının şirket hesabına kısım kısım ödeme yapılmış olup yapılan ödemelerde ihtirazi kayıt da bulunmamaktadır. Davacı eldeki bu dava ile de itirazın iptalini talep etmemiş, yapılan geç ödemeler nedeniyle faiz alacağı talebinde bulunmuştur. İcra dosyasının ödeme emri davalıya 25/12/2009 da tebliğ edilmiş olup davalı bu tarihte 1.312.687,50 TL asıl alacak yönünden temerrüde düşmüş olduğundan takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin öncelikle 1.312.687,50 TL asıl alacağın ödeme tarihine kadar işleyecek faizinden mahsup edilmesi gerekirken, hükme esas alınan bilirkişi heyet raporu ile takip dosyasının konusunu oluşturan faturalar için takip tarihinden önce yapılan ödemeler de dikkate alınarak bakiye 548.330,66 TL üzerinden son ödeme tarihine kadar 2.019,71 TL faiz hesabı yapılmış, yapılan ödemelerde açıklama bulunmadığından takip tarihinden önce yapılan ödemelerin taraflar arasındaki diğer hak edişlere ilişkin olabileceği gözetilmemiştir. Rapor bu hali ile hatalı olup hüküm kurmaya elverişsizdir. Hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; mahkemece,taraflar arasında imzalanan sözleşme, tüm hak edişler, yapılan ödemeler, takip dosyası bir bütün halde incelenerek, gerekirse konusunda uzman üç kişilik yeni bir bilirkişi kurulundan yukarıdaki açıklamalar eşliğinde rapor alınarak hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davalının temyiz dilekçesinin reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu davalı yönünden kapalı, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu davacı yönünden açık olmak üzere, 04/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.