4. Hukuk Dairesi 2017/2623 E. , 2020/509 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğerleri aleyhine 01/04/2013 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 04/02/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dosya kapsamından; davalılar ..., Bülten Basın Yayın Reklamcılık Tic. Ltd Şti. ve ..."nun vekili Avukat ..."a yapılan gerekçeli karar tebliğine ilişkin evrakın incelenmesinde; “Gösterilen adrese gidildiği, tevziat saatlerinde kimse olmadığından muhatabın dışarı gittiği aynı binada isim ve imzadan imtina eden komşu tarafından beyan edilmesi üzerine tebliğ evrakı mahalle muhtarına teslim edilerek tebliğ adresine 2 nolu haber kağıdı yapıştırılıp isim ve imzadan imtina eden komşuya haber verildiği, 21. maddeye göre tebliğ yapıldığı” açıklamasına yer verilmiştir. Davacı tarafın temyiz dilekçesinin davalı ...’e tebliğine ilişkin evrakın incelenmesinde; "Muhatap evde olmadığından 21. maddeye göre muhtara tebliğ edildiği, ismini vermeyen kiracısına haber verildiği, 2 nolu haber kağıdının muhatabın kapısına yapıştırıldığı" açıklamasına yer verilmiştir.
Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkânsızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır” hükmü yer almaktadır. Madde bu hâliyle iki durumu birlikte düzenlemiştir. Bunlardan ilki “adreste bulunmama”, diğeri ise “tebellüğden imtina”dır.
Muhatabın adreste bulunmaması halinde tebliğ memurunun ne şekilde davranması gerektiğini düzenleyen Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesinin birinci fıkrasında; “Adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkarılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri hâlinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu hâliyle muhatabın dışarıda olduğunu beyan eden komşuların ismi tespit edilmeden yapılan tebligat, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1 ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği’nin 30 ve 35. maddelerine göre usulsüzdür.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer bir olaya ilişkin 22/12/2004 tarihli ve 2004/12-765 esas, 2004/730 karar sayılı ilamında; beyanda bulunan komşunun açık kimliğinin tebliğ mazbatasında gösterilmediği durumda, tebliğ memurunun gerçekten muhatabın adresine gittiği, fakat bulamadığı hususunun belgelenmediği, yapılan işlemin tebliğ memurunun soyut beyanından ibaret kaldığı belirtilerek bu şekilde yapılan tebliğ işleminin usulsüz kabul edileceği belirlenmiştir.
Somut olayda; tebliğ mazbatasında, muhatapların dışarıda olduğu bilgisini veren şahısların ismi belirtilmediğinden anılan Kanun ve Yönetmelik hükümleri ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı uyarınca; gerekçeli kararın davalılar ..., Bülten Basın Yayın Reklamcılık Tic. Ltd Şti. ve ..."nun vekili Avukat ..."a ve davacı tarafın temyiz dilekçesinin davalı ..."e usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz süresi beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahal mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklandığı şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlandıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 12/02/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.