Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/10604 Esas 2021/2485 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10604
Karar No: 2021/2485
Karar Tarihi: 01.04.2021

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/10604 Esas 2021/2485 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık hakkında verilen beraat kararına yapılan istinaf başvurusunun reddi kararına yönelik temyiz başvurusunu reddetti. Ancak sanık hakkında kurulan mahkumiyet kararına yapılan temyiz incelemesinde, etkin pişmanlık hükümleri uygulanırken kanuna aykırı bir şekilde TCK'nın 221/3 maddesi yerine 221/4-2 cümlesinin uygulandığı belirlendi. Bu nedenle, hükmün etkin pişmanlık kısmından \"TCK 221/3\" ibaresinin çıkarılıp yerine \"TCK 221/4-2 cümlesi gereğince\" ifadesi eklenmesi kararlaştırıldı. Kanun maddeleri ise şu şekilde:
- CMK'nın 223/2-e maddesi
- CMK'nın 280/2 maddesi
- TCK'nın 314/2, 221/3, 53, 58/9, 62, 63 maddeleri
- 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 3. ve 5. maddeleri
16. Ceza Dairesi         2019/10604 E.  ,  2021/2485 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    08.08.2016 (Sanık ... yönünden)
    Hüküm : 1)Sanık ... hakkında: 5271 sayılı
    CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca verilen beraat
    kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun esastan
    reddine dair gerçekleştirilen temyiz başvurusunun
    reddine ilişkin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2.
    Ceza Dairesinin 22.03.2018 tarihli ek kararı
    2)Sanık ... hakkında: Samsun 2. Ağır
    Ceza Mahkemesinin 10.07.2017 tarih ve
    2017/6-2017/239 karar sayılı kararının CMK"nın 280/2
    maddesi uyarınca kaldırılarak sanığın TCK"nın 314/2,
    3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 221/3, 53, 58/9, 62,
    63 uyarınca mahkumiyetine dair karar

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 16.01.2018 tarih ve 2017/3415-2018/495 sayılı ilamında da ayrıntılı şekilde izah edildiği üzere, silahlı terör örgütü üyesi olmak suçlarının 3713 sayılı TMK"nın 3. maddesinde düzenlenen mutlak terör suçlarından olması, aynı yasanın 5. maddesi kapsamında mutlak terör suçlarında her halükarda
    3713 sayılı TMK"nın 5. maddesinin herhangi bir takdir hakkı olmaksızın uygulanmasının zorunlu olduğu, bu kapsamda “silahlı terör örgütü üyesi olmak suçlarında cezanın üst haddinin 10 yıldan fazla olduğu” nazara alındığında, sanık hakkında, “silahlı terör örgütü üyesi olmak suçundan ilk derece mahkemesince verilen beraat kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararına” karşı temyiz kanun yolunun açık olduğunun anlaşılması karşısında, sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne dair istinaf başvurusunun esastan reddi kararına ilişkin temyiz başvurusunun reddine yönelik Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 22.03.2018 tarihli ek kararı kaldırılarak yapılan incelemede,
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre;
    1)Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmünün incelenmesinde;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, silahlı terör örgütüne üye olma suçu yönünden verilen beraat kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
    2)Sanık ... hakkında kurulan makumiyet hükmünün incelenmesinde;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
    Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanırken TCK.nın 221/4-2. cümlesinin tatbiki gerekirken hatalı bir şekilde aynı yasanın 221/3 maddesinin uygulanmasına karar verilmesi ,
    Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün etkin pişmanlık uygulamasına dair kısmından “TCK 221/3” ibaresinin çıkarılıp yerine "TCK 221/4-2 cümlesi gereğince" ifadesi eklenmek suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019
    tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.