14. Ceza Dairesi 2016/11554 E. , 2016/8774 K.
"İçtihat Metni"Sanık ... hakkında mağdureye yönelik çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan yapılan yargılama sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 30.04.2015 gün ve 2014/236 Esas, 2015/129 Karar sayılı hükmün sanık müdafii tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 21.01.2016 gün ve 2015/6904 Esas, 2016/527 Karar sayılı ilamı ile onama yönündeki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26.10.2016 gün ve KD-2016/251329 sayılı itiraznamesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin iki ve üçüncü fıkraları gereğince itiraz etmesi üzerine dosya Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin 21.01.2016 gün ve 2015/6904 Esas, 2016/527 Karar sayılı onama kararı usul ve kanuna uygun olup, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ileri sürülen itiraz nedenleri yerinde görülmediğinden Reddiyle, CMK"nın 308/2 ve 3. maddeleri uyarınca itirazın Yargıtay Ceza Genel Kurulunca incelenmesi için dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.12.2016 tarihinde üye ..."in karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY:
Sanık ..."ın suç tarihleri içerisinde üvey kızı olan on iki yaşındaki ...."ya basit cinsel istismarda bulunmak ve alıkoymak suçundan mahalli mahkemece verilen mahkûmiyet hükmünün sayın çoğunlukça onaylanması karar verilmiş ise de,Olay tarihlerinde yirmi üç yaşında olan sanığın otuz bir yaşında bulunan müşteki ile 19.09.2012 tarihinde sanığın ilk, müştekinin üçüncü evliliğini yaptıkları, son bir yılda müştekinin oniki yaşındaki ilk evliliğinden doğmuş kızı mağdure ile birlikte kaldıkları, 23.06.2014 tarihinde sanığın müşteki aleyhine Denizli 2. Aile Mahkemesinin 2014/457 Esas sayılı dosyasında boşanma davası açtığı, ayrıca müştekinin kendisini tehdit ettiğinden bahisle Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet ettiği, izleyen 24.06.2014 günü müşteki yaptığı savunmada eşi olan ...."ın boşanma davası açacağım diyerek evi terk ettiğini, 3-4 gündür ayrı yaşadıklarını ve kendisini tehdit etmediğini belirtip istismar olayından hiç bahsetmediği anlaşılmıştır. Aleyhinde boşanma davası açıldığını ve tehdit suçundan şikayet edildiğini öğrenen müşteki aynı günün akşamı saat 20:45"te sanığın, kızına cinsel istismarda bulunduğunu iddia ederek şikayetçi olmuş, mağdure de benzer beyanda bulunmuştur. Müşteki iddiasında kızı olan mağdurenin kendisine sanığın yaptıklarını üst kat komşusu ...."ya anlattığını ifade etmesine karşın tanıklığına başvurulan ..."ın mağdurenin bu konuda kendisine bir şey söylemediğini belirttiği, daha sonra 02.07.2014 günü müşteki sanığın kendisinden boşanmasına engel olmak için, mağdure ise annesini sanıktan kıskandığından sanığa iftira attıklarını Cumhuriyet Başsavcılığına bildirmişler, duruşmada da aynı beyanlarını tekrarlamışlardır. Yine mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığının belirlenmesi esnasında bozulmadığına dair rapor düzenleyen heyete kendisine istismarda bulunulmadığını belirttiği, duruşmada dinlenilen ...."nun mağdure ve annesini ilk şikayetlerini yaptıkları Emniyet Çocuk Şube Müdürlüğüne kendi aracıyla götürdüğünü, burada müştekinin mağdureye "Annem yokken bana askıntı oluyordu diyeceksin, gerekirse ağlayacaksın" diyerek yönlendirdiğine şahit olduğunu belirtmiştir.
Sonuç olarak suçun intikal şekli ve zamanı, müşteki ile sanık arasında husumet bulunması, mağdurenin cinsel organına parmak sokulduğu iddiası üzerine alınan raporda bakire olduğunun tespit edilmesi, ifadelerin tamamen birbirinden tutarsız farklı olması karşısında şüpheden sanık yararlanır kuralı gereği ile ayrıca sanığın cezalandırılmasına yeterli delil elde edilemediğinden beraat kararı verilmesi düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.