20. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5824 Karar No: 2016/4612 Karar Tarihi: 06.09.2016
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/5824 Esas 2016/4612 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2015/5824 E. , 2016/4612 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Çocuk Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya İncelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 1-Sanıklar hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanıkların bu suçları diğer davaya konu olan suçlar nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemedikleri belirlendikten sonra; a) Sanıklar hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanıklar bu suçları daha önce işledikları suçlardan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değillerse, bu suçlar nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanıklar hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına", b) Sanıklar bu suçları, daha önce işledikları suçlardan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemişler ise, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” Karar verilmesinde zorunluluk bulunması, 2- Kabule göre de; a) Uyap üzerinden yapılan incelemede, Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünce düzenlenen çağrı yazısının tebliğinden sonra tutuklandığı anlaşılan sanık ..."in, hakkında hükmedilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin ihlaline ilişkin mazereti bulunup bulunmadığı araştırılmadan, yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, b) CMK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında, denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uymayan sanık ... hakkında davaya devam edilerek hüküm verileceği öngörüldüğünden; duruşma açılarak “Denetimli serbestlik tedbirine uymadığının iddia edilmesi nedeniyle, bir mazereti varsa gelip bildirmesi, gelmediği ve bir mazeret bildirmediği takdirde denetimli serbestlik tedbirine uymadığı kabul edilerek hakkında cezaya hükmolunacağı” uyarısı ile birlikte duruşma tarihi ve saatinin sanığa tebliğ edilmesi gerektiği gözetilmeden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 195. maddesi uyarınca, sanığa gelmese dahi yokluğunda duruşma yapılabileceğine dair açıklamalı davetiye tebliğ edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükümlerin BOZULMASINA, 06/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.