12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/8318 Karar No: 2012/26041
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/8318 Esas 2012/26041 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/8318 E. , 2012/26041 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa 1. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 22/12/2011 NUMARASI : 2011/832-2011/1119
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 82/12. maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. Mahkemece, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tesbit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirtilen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu ögeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez. Somut olayda bilirkişi raporunda öngörülen ve hesaplamaya esas alınan borçlunun oturduğu yerle aynı bölgedeki mesken fiyatlarına göre yapılan değerlendirmenin, yukarıdaki açıklamalara ve yasanın amacına uygun olmadığı görülmektedir. Borçlunun sosyal ekonomik durumu araştırıldıktan sonra meskeniyet konusu evin dubleks betonarme yapı olduğu da dikkate alınarak borçlunun halen bulunduğu yerden daha mütevazi bir semtte, daha mütevazi vasıfları taşıyan haline münasip evi alabileceği değerin yukarıdaki kurallara göre belirlenmesi ve açıklanan kıstaslar dahilinde sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/09/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.