16. Ceza Dairesi 2019/11758 E. , 2021/2484 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 1) Sanık ... hakkında; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 3. maddesi delaletiyle 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1, 53,58/9, 63/1 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi.
2) Sanık ... hakkında; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 3. maddesi delaletiyle 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 221/4, 62/1, 53, 58/9, 63/1 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
2) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; “Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı”nın kabul edildiği gözetilmekle,
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, öncelikle ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporunun istenmesi, temin edilememesi halinde; sanığın ByLock kullanıcısı olup olmadığının belirlenebilmesi amacıyla dosyadaki mevcut HIS(CGNAT) ve HTS kayıtlarının bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılması, ayrıca sanığın polis memuru olduğu gözetilerek Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığından sanık hakkında veri inceleme raporu düzenlenmiş ise bu rapor ile birlikte veri inceleme raporuna dayanak delilin elde edilişine dair gizli tanık Garsonun daha önce hakim huzurunda alınan ifade tutanağı ve CMK"nın 134. maddesine göre alınan hakimlik kararı ve varsa ayrıntılı analiz raporunun soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından araştırılıp getirtilmesi, duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyeceklerinin sorulmasından sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hakkındaki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271
sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.