20. Hukuk Dairesi 2019/6386 E. , 2020/455 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Red talebini inceleyen merci tarafından verilen karar davacı tarafça istinaf edilmiş, istinaf incelemesini yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı ve kısıtlı adayı vekilleri tarafından ayrı ayrı istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Taraflar arasında görülen İstanbul Anadolu 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/1137 Esas sayılı dosyasının yargılaması sırasında davacı vekili tarafından sunulan 02/09/2019 tarihli dilekçe ile özetle; mahkeme hakimi Vesile Yelkenci"nin istinaf mahkemesi tarafından yerel mahkeme kararının kaldırılmasından sonraki duruşmada karara karşı beyanlarını aldığı esnada davalı tarafa "Siz de karara itiraz etseydiniz neden etmediniz? Bence edebilirdiniz" şeklinde ifadeler kullanarak davayı ve davacıyı yönlendirdiğini ve bu sebeple tarafsızlığını şüpheye düşürdüğünü, HMK"nın 36. maddesinde belirtilen hakimin iki taraftan birine öğüt vermesi yahut yol göstermesi koşulunun gerçekleştiğini, Hakimin 12.06.2019 tarihli celsede 1 aylık süre zarfında Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi"nden vesayet altına alınmasını gerektirecek bir durumun olup olmadığı, fiil ehliyetinin değerlendirilmesi için sağlık kurulu raporu almak üzere kısıtlı adayına süre vermesine rağmen bu süre beklenmeksizin duruşma günü ile aynı gün içerisinde Üsküdar İlçe Emniyet Müdürlüğü"ne müzekkere yazıldığını, müzekkerede belirtildiği şekilde Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinden rapor alındığını, alınan raporun 3 gün gibi kısa bir sürede alındığını 3 ay boyunca sayısız kez Erenköy Hastanesi"ne gitmelerine rağmen bir türlü raporun Erenköy"de tanzim edilemediğini, daha sonra 12.07.2019 tarihinde bir müzekkere daha düzenlendiğini, tekrar Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi"nden rapor tanzimi istendiğini hakimin daha önceki düzenlediği müzekkereyi hiçe saymasının tarafsızlığını şüpheye düşürdüğünü, ısrarla Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi"nden rapor alınmasının anlaşılamadığını, bu durumun usul ekonomisine aykırı olduğunu, ayrıca kısıtlı adayının eşi ile birlikte 3 ay hastane yollarında çile çektiklerini, Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi"nden alınan raporun neden eksik olduğunun anlaşılamadığını, Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıları Hastanesi"nin kısıtlı adayını neden gözetim altında tutmak istediklerini anlayamadıklarını, bu durumun şüphe oluşturduğunu hakime duyduğu güvenin sarsılmasına sebebiyet verildiğini belirterek reddi hakim talebinde bulunmuştur. Bunun üzerine davaya bakan hakim tarafından da davadan çekilme talebinde bulunulmuştur.
Dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hakim talebinin reddine ve çekilme talebinin kabulüne ilişkin verilen karar davacı ve kısıtlı adayı vekilleri tarafından istinaf edilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 08/11/2019 tarih 2019/2519-2551 E.K. sayılı karar ile özetle; red dilekçesinde hakimin tarafsızlığını yitirdiğine ilişkin ileri sürülen sebeblerin, hakimin tarafsızlığından şüphe edilmesini gerektiren neden olarak değerlendirilemeyeceği gibi, dilekçede belirtilen sair hususların işin esası yönünden istinaf ve temyiz sebebi olup, HMK’nın 36. maddesinde tanımı yapılan sebeplerden olmadığı gerekçesiyle hakimin reddi talebinin reddine ilişkin merci kararının usul ve kanuna uygun olduğu, ancak çekilme talebinin kabulüne ilişkin kararın ise maddî bulgu ve delillerle desteklenmeyen soyut iddiaların hâkimlerce duygusallıkla karşılanıp davadan çekilmelerine neden olunmasının, ileride giderilmesi mümkün olmayacak zararlara yol açacağından kabul edilemeyeceği, aksi halde bir yerde görev yapan hâkimlerin, aynı yöntemle davadan çekilmeleri sağlanarak, tabiî hâkim ilkesinin zedelenmesine yol açılacağı gerekçesiyle usul ve kanuna aykırı bulunduğu belirtilerek ret talebini inceleyen merci kararının HMK"nın 353/1-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına, reddi hakim ve çekilme talebinin ayrı ayrı reddine kesin olmak üzere karar verilmiş, bu kez davacı ve kısıtlı adayı vekilleri kararı temyiz etmekle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 02/12/2019 ve 04/12/2019 tarihlerinde ayrı ayrı verdiği ek kararlar ile reddi hakim talebini inceleyen merci kararına karşı bölge adliye mahkemesince verilen kararların HMK"nın 43/2. maddesi gereğince kesin olmak üzere verileceğini belirterek temyiz taleplerinin ayrı ayrı reddine karar vermiş, davacı ve kısıtlı adayı vekilleri tarafından verilen bu karar temyiz edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, HMK"nın 43/2 ve 362. maddeleri uyarınca hakimin reddine ilişkin merci kararları hakkında bölge adliye mahkemelerince verilen kararların kesin nitelikte olduğuna, temyizi kabil bulunmadığına göre temyiz dilekçelerinin ayrı ayrı REDDİNE, 05/02/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.