Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8242
Karar No: 2016/15046
Karar Tarihi: 23.11.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/8242 Esas 2016/15046 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/8242 E.  ,  2016/15046 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde davalı vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, müvekkili aleyhine 40.000 TL bedelli bonoya dayalı olarak takip başlatıldığını, senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, senet üzerindeki imzanın davalıya tam aidiyetinin belirlenemediği, bu durumun davalı lehine sonuç doğuracağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili temyiz edilmiştir.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda mukayese imzaların kendi içinde çelişkili olduğu ve davacının imza değiştirdiği kanaati bildirilmiştir. Bu durumda imzası inkar edilen bononun keşide tarihine yakın ve resmi merciler önünde atılmış dosya içerisinde mevcut olan imza dışında diğer imzaların getirilerek yeni bir heyetten rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken kendi içinde çelişki yaratan raporun hükme esas alınması doğru görülmemiştir.
    Diğer yandan dava İİK 72. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır. Nisbi karar ve ilam harcına tabi olduğundan maktu harç ile yargılamaya devam edilmesi ve sonuçlandırılması da kabul şekli ile isabetsizdir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 23/11/2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.


    (M)



    Aslı gibidir.

    MUHALEFET ŞERHİ


    Dava, senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
    Davacı, senet lehtarı olan alacaklıyı tanımadığını, aralarında hiçbir hukuki işlem gerçekleşmediğini, kaldı ki senet keşide yerindeki imzanın da kendisine ait olmadığını iddia ederek borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece alınan her iki bilirkişi raporundaki görüş doğrultusunda; senetteki imzanın davacıya ait olduğu belirlenemediğinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Mahkemece yeteri miktarda mukayese imza getirtilerek, senet altındaki imzanın davacıya ait olup olmadığının tespiti yönünden öncelikle Adli Tıp Kurumunda rapor aldırılmıştır. Bu raporda kesin bir kanaat oluşmaması üzerine de yeni bir heyetten rapor alma yoluna gidilmiştir. Adli Tıp heyeti; davacıya ait imza örneklerinin basit tersimli olması, teşhise götürecek önemli grafolojik metaryal içermemesi nedeniyle aidiyetinin tespit edilemediğini beyan ederken, ikinci bilirkişi heyeti; senet ve mukayese belgelerdeki imza örnekleri arasında farklılıklar bulunduğunu, ancak davacının sıklıkla imza değiştirdiğinin de göz önüne alınması gerektiği yönünde görüş bildirmiştir.
    Bu durumda ilk rapor nötr bir pozisyona tekabül ederken, ikinci rapor davacının alışkanlıklarını eleştirmekle beraber senet altındaki imzanın davacıya ait olmadığı tespitine yer vermiştir.
    Bir kişinin sıklıkla imza değiştirmesi teşhis noktasında bir takım güçlükler yaratsa da; imzanın tersimi, kullanılan harf ve karakterin yazılış biçimi, vs gibi ayrıntılarda kendini ele vermesi her daim mümkündür. Ne var ki; imza basit tersimli ise, çoğu kez uzman bilirkişi heyetleri dahi teşhis noktasındaki güçlükler nedeniyle kesin kanaat beyan etmekten imtina etmektedirler.
    Bu durumda en az iki bilirkişi heyetinden görüş alan mahkemenin mevcut delil durumuna göre karar vermekten öte başkaca bir delil araştırması yoluna gitmesi, neticeye müessir olmayacağı gibi usul ekonomisi ilkesiyle de bağdaşmayacaktır. Senede dayalı hak iddiasında bulunan davalının her şeyden evvel senet metnindeki imzanın davacıya ait olduğunu ispatlaması gerekmektedir. Dosyada toplanan delillere göre bu durum ispatlanamadığından davacının açmış olduğu davanın kabulü yolundaki mahkeme kararı yerinde olmakla sayın çoğunluk tarafından benimsenen 1 no’lu bozma kararına iştirak etmiyorum.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi