18. Hukuk Dairesi 2015/15400 E. , 2015/14854 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, davacıların üyelikten ihracına ilişkin davalı derneğin yönetim kurulu kararının ve bu kararın onaylandığı olağanüstü genel kurul kararının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm müdahiller vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıların davalı dernek üyeliğinden ihracına ilişkin dernek yönetim kurulu kararının ve bu kararın onaylandığı olağanüstü genel kurul kararının iptalini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ve hüküm müdahiller vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 65.maddesine göre; “Bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişi, hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabilir. Asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülür ve karara bağlanır.” Aynı Yasanın 66.maddesine göre; “Üçüncü kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer’î müdahil olarak davada yer alabilir.” Aynı Yasanın 67. maddesinde;” Müdahale talebinde bulunan üçüncü kişi, yanında katılmak istediği tarafı, müdahale sebebini ve bunun dayanaklarını belirten bir dilekçeyle mahkemeye başvurur. Müdahale dilekçesi, davanın taraflarına tebliğ edilir. Mahkeme, gerekirse taraflarla birlikte üçüncü kişiyi de dinlemek üzere davet eder, gelmeseler dahi müdahale talebi hakkında karar verir.” Aynı Yasanın 68. maddesinde; "Müdahale talebinin kabulü hâlinde müdahil, davayı ancak bulunduğu noktadan itibaren takip edebilir. Müdahil, yanında katıldığı tarafın yararına olan iddia veya savunma vasıtalarını ileri sürebilir; onun işlem ve açıklamalarına aykırı olmayan her türlü usul işlemlerini yapabilir. Mahkeme, katıldığı noktadan itibaren, taraflara bildirilen işlemleri müdahile de tebliğ eder.” Yine aynı yasanın 69.maddesine göre; “Müdahilin de yer aldığı asıl davada hüküm, taraflar hakkında verilir. Fer’î müdahilin, tarafla rücu ilişkisinde, asıl davadaki uyuşmazlık hakkında yanlış karar verildiği iddiası dinlenilmez. Ancak, müdahil, zamanında ihbar yapılmadığı için davaya geç katıldığını veya yanında katıldığı tarafın iddia ve savunma imkânlarını kullanmasını engellediğini ya da kendisince bilinmeyen iddia ve savunma imkânlarının, tarafın ağır kusuru sebebiyle kullanılamadığını belirterek, yanında katıldığı tarafın yargılamayı hatalı yürüttüğünü ileri sürebilir.”
Bilindiği üzere, hukukumuzda davaya müdahale (katılma) iki türlü olup; bunlar fer’i müdahale ve asli müdahale olarak adlandırılmaktadır. Her iki halin de davadaki konumu ve sonuçları farklıdır.
Fer’i müdahalede; üçüncü kişi, hukuki yararı olduğu gerekçesiyle görülmekte olan davaya ancak, taraflardan birinin yanında ve onun yardımcısı olarak katılır. Bu nedenle, fer’i müdahale, bir davanın davalılar aleyhine sonuçlanması halinde, kendi hukuksal durumu dolaylı şekilde etkilenecek olan üçüncü kişinin başvuracağı bir yoldur ve genellikle amaç, açılmış davanın davalı yararına sonuçlanmasını (reddedilmesini) sağlamaktır.
Mahkeme, fer’i müdahale dilekçesi üzerine müdahale talebinin kabulüne veya reddine karar verir. Fer’i müdahil, müdahale talebinin reddine ilişkin kararı, asıl hüküm verildikten sonra lehine müdahale etmek istediği taraf aleyhine verilmiş olan hükme karşı temyiz yoluna başvurarak, temyiz edebilir ve hükmün, müdahale talebinin haksız olarak reddedilmiş olması nedeniyle bozulmasını isteyebilir. Müdahale talebinin kabulü halinde ise fer’i müdahil, lehine katıldığı tarafla birlikte hareket ederek davayı ancak bulunduğu noktadan itibaren takip eder. Hüküm, lehine müdahale edilen taraf hakkında verilir. Müdahil hakkında karar verilemez. Müdahil hükmü ancak, lehine katıldığı tarafla birlikte temyiz edilebilir.
Somut olayda, müdahiller ............................. vekili Av....... 07.03.2014 tarihli dilekçesinde müvekkillerinin davalı yanında davaya müdahil olarak katılmak istediklerini beyan etmiş ve mahkemece müdahale talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Yapılan açıklamalar ışığında; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 66 vd. maddelerinde yer alan feri müdahilin, katıldığı tarafla birlikte hareket edeceği düzenlemesi karşısında; somut uyuşmazlıkta, davalı yanında yer alan fer’i müdahillerin katıldığı taraf olan davalı tarafın temyiz isteminde bulunmaması nedeniyle, feri müdahillerin tek başına temyiz talep etme hakları bulunmadığı anlaşıldığından temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.