3. Ceza Dairesi Esas No: 2017/1945 Karar No: 2017/5342 Karar Tarihi: 26.04.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/1945 Esas 2017/5342 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2017/1945 E. , 2017/5342 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle duruşma açılarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda; Gereği görüşülüp düşünüldü; Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de; bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanık müdafiinin temyiz itirazının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 26.04.2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararlarında belirtildiği üzere failin iç dünyasını ilgilendiren kast, failin olay öncesi, olay sırası ve olay sonrası davranışları ölçü alınarak belirlenmelidir. Öldürme kastının varlığı ise: 1) Fail ile mağdur arasında olay öncesine dayalı, öldürmeyi gerektirir bir husumetin bulunup bulunmadığı, 2) Olayda kullanılan vasıtanın öldürmeye elverişli olup olmadığı, 3) Mağdurdaki darbe sayısı ve şiddeti, 4) Darbelerin vurulduğu bölgenin hayati önem taşıyıp taşımadığı, 5) Failin fiiline kendiliğinden mi yoksa engel bir nedenden dolayı mı son verdiği, 6) Olay sonrası mağdura yönelik davranışları, "başka bir anlatımla olayın kendine özgü tüm özellikleri dikkate alınarak saptanmalıdır." şeklinde belirtildiği, Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; olay tarihinden önce birbirlerini tanımayan katılan ve sanık, olay günü mağdurun aracını park etmeye çalıştığı esnada sanık ve arkadaşının aracın önünden geçtiği bu durumun aracın park edilmesine engel olması nedeniyle katılanın “görmüyor musun aracı park etmeye çalışıyorum.” dediği buna sinirlenen sanığın katılanın aracının tamponuna tekme ile vurduğu, bu nedenle aralarında tartışma çıktığı, tartışma sırasında sanığın ele geçirilemeyen ekmek bıçağı ile katılanın batın bölgesine bir kez vurduğu, ... Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 27.07.2007 tarihli raporunda belirtildiği gibi hayati tehlike geçirir ve sağ böbreğin alınması sebebiyle işlev yitirilmesine neden olacak şekilde yaralandığı ve sanığın olay yerinden kaçarak uzaklaştığı olayda, Olay öncesi tarafların tanışmadıkları ve aralarında herhangi bir husumetin bulunmadığı, tartışma sırasında ani gelişen olayda sanığın mağdura bıçakla bir kez vurduğu devam etme imkanı varken devam etmediği ve yaralanmasını müteakip mani bir engel bulunmamasına rağmen eylemine devam etmeyerek olay yerinden kaçarak uzaklaştığı anlaşılmış olmakla kastının öldürmeye yönelik olmayıp yaralama olduğu, yaralamanın böbreğinin alınması nedeniyle nitelikli yaralama olan işlev zayıflamasına dönüştüğü ve TCK"nin 87/2-b-son maddesinde düzenlendiği kanaatinde olduğumdan sanığın yaralama suçundan cezalandırılması gerekirken yazılı şekilde suçun vasfında yanılgıya düşülerek öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmasına ilişkin çoğunluk görüşüne katılmıyorum.