16. Hukuk Dairesi 2016/2330 E. , 2018/5281 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
İl mera komisyonu çalışmaları sırasında... İli ... İlçesi Maksutuşağı Köyü çalışma alanında bulunan 2 numaralı parsel içerisinde bulunan 1.428,15 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz mera olarak 13.02.2004 tarihli kararla davalı köy tüzel kişiliği adına tahsis edilmiştir. Davacı ..., bu parselde bulunan taşınmazın 4.500 metrekarelik bölümü hakkında imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak mera tahsis ve tespit işleminin iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda fen bilirkişinin 11.05.2007 tarihli raporu ekindeki kroki de (B) harfi ile gösterilen kuzeyi;..."a ait tarla, güneyi; ..." a ait tarla, batısı; dere ve kadastro harici boşluk, doğusu; ..."ye ait tarla ile çevrili, 1.428,15 metrekarelik taşınmazın davacı adına mülkiyetinin tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın üzerinde dosyada bulunan 11.05.2007 tarihli fen bilirkişinin raporunun ekindeki krokide sarı renk ve (B) harfi ile gösterilen 1.428,15 metrekarelik yerde davacı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle, anılan kısımların köy orta malı mera olarak 2 parsel numarası ile sınırlandırıldığı belirtilerek mülkiyetin tespiti hükmü kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Hükme esas alınan ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın zilyetlikle kazanılmaya elverişli yerlerden olduğu 35 yılı aşkın süredir kültür arazisi olarak kullanıldığı, mera ve orman vasfında olmadığı, orman bilirkişi raporunda ise taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu belirtilmiş; fen bilirkişi raporunda da Mahkemenin 2004/362 Esas sayılı dosyasında belirlenen mera ve orman sınırlarının taşınmazı kapsamadığı gösterilmiştir. Ancak, anılan raporlardan taşınmazın öncesinin mera niteliği taşıyıp taşımadığı ve taşınmazlar üzerinde zilyetliğin ne şekilde ve ne zamandan beri sürdürüldüğü net olarak anlaşılamadığı halde, bu raporlarla yetinilerek, hükme esas alınması; dava 3402 sayılı tescil harici taşınmaz hakkında, mera sicil kaydının oluşmasından önceki zilyetliğe dayanılarak açıldığı; ve mera komisyon kararının kesinleşmesi üzerinden 5 yıllık süre geçmediği halde mera komisyon kararı kesinleşmiş gibi mülkiyetin tespitine karar verilmesi, taşınmazın niteliğinin ve zilyetlik süresinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğrafı uygulamasının fotogrametri ya da jeodezi mühendisleri yerine uzman olmayan ziraatçi ve taşınmazı sadece orman olup olmadığı yönünden değerlendiren ormancı bilirkişi marifetiyle yapılmış olması nedeniyle araştırma ve inceleme yetersizdir. Eksik araştırma, inceleme ve değerlendirme ile karar verilemez.
Hal böyle olunca, mahkemece, doğru sonuca varılabilmesi için, dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin çekişmeli taşınmazın mera olarak sınırlandırıldığı tarihten 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı"ndan tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmalıdır. Bundan sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulu ve jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden oluşacak bilirkişi heyeti huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, öncesinde mera vasfında olup olmadığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin devletin hüküm ve tasarrufundaki yerlerden olup olmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, jeodezi ve fotogrametri uzmanına belirtilen tarihlerde çekilmiş hava fotoğrafı üzerinde stereoskop aleti ile inceleme yaptırılmalı, ziraatçi bilirkişi kurulundan taşınmazın öncesinin hangi nitelikte olduğu, mera vasfında olup olmadığı, zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü ve kimden kime aktarıldığı konusunda ayrıntılı rapor alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, çekişmeli taşınmaz bölümünün içerisinde bulunduğu 2 numaralı mera parseli içerisinde aynı nedenle davalı olan diğer bölümlere ilişkin tüm davaların bir arada görülmesi gerektiği hususu da göz önüne alınmak suretiyle, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.