1. Ceza Dairesi Esas No: 2016/3418 Karar No: 2016/3422 Karar Tarihi: 29.09.2016
Kastın aşılması suretiyle kasten öldürme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2016/3418 Esas 2016/3422 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık müdafii tarafından temyiz edilen 29.12.2014 tarihli hüküm, sanıkça verilen ve hükmün onanmasını isteyen 04.03.2015 tarihli dilekçe ile sanık müdafiinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. Sanık, maktul ile arkadaşlık yapmaktaydı ve bir gün alkol aldıktan sonra maktulün evinde biraraya geldiler. Maktulün sanığa cinsel saldırıda bulunması sonucu sanık, kendisini korumak maksadıyla lavaboda bulunan mermer parçası ile maktulün kafasına vurarak ölümüne sebebiyet vermiştir. Mahkeme, sanığın kendisini koruma amacıyla gerçekleştirdiği eylemi ile meşru müdafaa sınırını aştığına karar vererek TCK'nun 87/4, 29, 62. maddeleri uyarınca sanığa 5 yıl hapis cezası vermiştir. Ancak, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararı uyarınca sanığın mazur görülebilecek heyecan, korku ve telaş nedeniyle meşru müdafaa sınırını aşması gözetilmediği için hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri; TCK'nun 87/4, 29, 62. maddeleri, 27/2. madde.
1. Ceza Dairesi 2016/3418 E. , 2016/3422 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kastın aşılması suretiyle kasten öldürme HÜKÜM : TCK.nun 87/4, 29, 62. maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası. TEMYİZ EDENLER : Cumhuriyet savcısı, sanık müdafii.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Sanık ..."nun hakkında kurulan 29.12.2014 tarihli hüküm, 30.12.2014 tarihli dilekçe ile sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş ise de, sanıkça verilen ve hükmün onanmasını isteyen 04.03.2015 tarihli dilekçe, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.02.2008 tarih ve 2008/1-9/15 sayılı kararı uyarınca, temyizden vazgeçme olarak kabul edildiğinden, sanık müdafiinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. Sanık ..."nun maktul ... ile çalıştığı lokantada tanıştıkları ve uzun süreden beri arkadaşlık yaptıkları, sanığın zaman zaman maktulü evinde ziyaret ettiği, hatta maktulün, evinin anahtarından bir tanesini de istediğin zaman gelip gidersin diyerek sanığa verdiği, olay günü maktulün evinde biraraya gelen sanık ve maktulün alkol almaya başladıkları, bir süre sonra sanığın sızıp kalmasından faydalanan maktulün sanığa cinsel saldırıda bulunduğu, uykudan uyanan sanığın üzerinde gördüğü maktulü iterek kalktığı ve evin alt katında bulunan çıkış kapısına yönelerek kaçmaya çalıştığı, kilitli olan kapıyı açacağı sırada, maktulün arkasından yetişerek fırça sapı ile sanığa saldırdığı, bu esnada sanığın maktul tarafından hayatına yönelik muhtemel bir saldırı ile yeniden meydana gelebilecek cinsel saldırıdan korunmak amacıyla lavabonun üzerinde bulunan mermer parçası ile maktulün kafasına vurmak suretiyle maktulün ölümüne sebebiyet verdiği anlaşılan olayda; Sanığın kendisini korumak maksadıyla gerçekleştirdiği eylemi ile mazur görülebilecek heyecan, korku ve telaş nedeniyle meşru müdafaa sınırını aştığı ve hakkında TCK"nun 27/2. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, oluşa uygun düşmeyen yanılgılı değerlendirme sonucu mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazının bu itibarla yerinde görüldüğünden, sanık hakkında maktule yönelik neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama hükmünün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, sanığın TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değil ise salıverilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, 29/09/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.