Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı E.Ş. tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, çekin, ciranta ..... Ltd. Şti. ile aralarındaki sözleşmenin teminatı olarak verildiğini, 24.12.2010 tarihinde bu şirketin temsilcisine ödeme yapıldığını ileri sürerek borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Şikayet tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 Sayılı TTK.nun 730.maddesinin göndermesi ile çeklerde de uygulanması gereken aynı kanunun 599. maddesinde; "Keşideci, önceki hamillerden biri ile kendi arasında doğrudan doğruya mevcut olan münasebetlere dayanan derileri müracaatta bulunan hamile karşı ileri süremez; meğer ki, hamil, çeki iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun" düzenlemesine yer verilmiştir. Aynı maddenin 2.fıkrasında ise, alacağın temliki yolu ile yapılan devirlere ait hükümlerin mahfuz olduğu açıklanmıştır.
Takip dayanağı 13.10.2010 keşide tarihli çekin incelenmesinde, keşidecinin şikayetçi borçlu olup, hamiline düzenlendiği, ilk cironun ...... Ltd. Şti.nce yapıldığı, onun cirosundan sonra H.K.M.İ.. Ltd. Şti.nin cirosunun bulunduğu, adı geçen şirketin cirosu ile de alacaklının yetkili hamil olduğu, 13.10.2010 tarihli ibraz şerhinden sonra ise H. K.M.Ltd.Şti.tarafından alacaklıya tekrar ciro edildiği görülmektedir.
Buna göre alacaklı çekin ibrazından önce ciro silsilesinde yer almakta olup, yetkili hamildir.
Alacaklıya yapılan ciro ibrazdan önce olduğundan, alacağın temliki hükümlerinin olayda uygulama yeri yoktur. Kaldı ki mahkemenin kabulünde olduğu üzere de borçlunun ödeme iddiası çeki alacaklıya ciro eden H.K.M.Ltd.Şti.ne yönelik de değildir.
Bu durumda ilk ciranta .......Ltd. Şti.ne yapıldığı iddia edilen ödemenin, alacaklıya karşı ileri sürülmesi mümkün değildir.
O halde mahkemece itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/09/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi