4. Ceza Dairesi 2016/15978 E. , 2020/15267 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Eşe karşı kasten yaralama, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, CMK"nın 231 maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun sanık hakkında uygulanmama gerekçesinde bir isabetsizlik görülmeyerek yapılan incelemede,
A-Tehdit suçundan verilen mahkumiyet hükmü yönünden;
1-Sanık ..."ın aşamalarda eşine vurduğunu söylemesine karşın tehdit suçlamasını kabul etmemesi ve olaya ilişkin görgüye dayalı bilgisi bulunan bir tanığın da bulunmaması karşısında; mağdur ..."ın beyanlarının sanık savunmalarına ne suretle üstün tutulduğu yeterince açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
Taraflar arasında çıkan tartışmanın kavgaya dönüşmesi şeklinde gerçekleşen olayda; öncelikle mağdurun kendisini yaraladığını beyan eden sanık savunması ve bu savunma ile uyumlu adli rapor karşısında; olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre sanık hakkında TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
B-Sanık hakkında eşe karşı kasten yaralama ve tehdit suçuna ilişkin müşterek olarak;
17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25.06.2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19.08.2020, Sayı:31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi gereğince, 5271 sayılı sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görülmekle tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Hükme iştirak eden üye ..."un, 26.12.2020 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK"nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.