Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18980
Karar No: 2017/3241
Karar Tarihi: 19.04.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/18980 Esas 2017/3241 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, su isale hattına elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir. 70 nolu parselin diğer maliklerinin davaya katılmasına gerek olmadığı belirtilmiştir. Ancak, davalının paydaş olduğu 23 sayılı parselin diğer paydaşlarının davada yer almaları sağlandıktan sonra elatmanın önlenmesi ve yıkım konusunda bir karar verilmesi gerekmektedir. 84 nolu parselle ilgili usulünce açılmış bir dava olmadığı halde bu taşınmaz yönünden kabul kararı verilmesinin isabetsiz olduğu belirtilmiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 83 ve devamı maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 176. vd. maddelerine göre ıslah, iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağının istisnalarından biri olarak kabul edildiği ve ıslah yoluyla davanın değiştirilebileceği ve genişletilebileceği ancak dava konusu edilmemiş bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak olmadığı belirtilmiştir. Kanun maddelerine yapılan atıflar kararın gerekçesinde yer almaktadır.
14. Hukuk Dairesi         2016/18980 E.  ,  2017/3241 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.01.2012 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... birçok kişiyi hasım göstererek 70, 78 ve 81 sayılı parsellere elatmanın önlenmesini ve yıkım istemiş, mahkemece davanın kabulüne 84 nolu parselle ilgili açılmış bir dava bulunmadığından bu parselle ilgili karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar Dairenin 10.10.2011 günlü Kararı ile “her bir parsel yönünden davaların ayrılarak görülmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyulup, davalar tefrik edildikten sonra davalı ..."in 70 ve 84 nolu parsellere elatmasının önlenmesine taşkın yapıların yıkılmasına ilişkin olarak verilen karar bu kez Dairece 70 nolu parselde DSİ dışında çok sayıda paydaş bulunduğundan taraf teşkili sağlanarak karar verilmesi gerekirken işin esası hakkında hüküm kurulmasının doğru olmadığı ve 84 nolu parsel hakkında usulüne uygun açılmış bir dava olmadığı halde bu taşınmaz yönünden de kabul kararı verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece kabul kararı verilen 70 nolu parsele davalının müdahalesi 9.52 m2"den ibaret olduğu bu miktarın paylı taşınmazda davacı payına göre payı aşan miktarda olmadığından diğer paydaşların davaya katılmasının gerekmediği, 84 nolu parsel bakımından da dava ıslah edilerek usulüne uygun şekilde dava konusu haline getirildiği gerekçeleriyle 30.05.2013 gün 2012/187-2013/182 sayılı Kararda direnilmiş, Direnme kararı Hukuk Genel Kurulunca 24.11.2016 tarihinde kabul edilen 6763 sayılı Kanunla 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanununa eklenen geçici 4. maddenin ikinci fıkrası uyarınca Daireye gönderilmiş olup, direnme kısmen uygun görülmekle işin esasının incelenmesine geçildi.
    Dava, su isale hattına elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.
    Dava konusu 70 sayılı parselin DSİ ve dava dışı kişiler adına, 2339 ada 23 nolu parselin de davalı ve dava dışı kişiler adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu sabittir ve 70 nolu parsel su isale hattı olarak davacı idarenin sorumluluğundadır.
    TMK"nun 693/3 maddesinde ve 21.06.1944 gün 13/24 sayılı İ.B.K"da düzenlendiği üzere paylı mülkiyette paydaşlardan her biri, bölünemeyen ortak menfaatlerin korunmasını diğer paydaşları temsilen sağlayabilir.
    Öte yandan, yıkım istekli davalarda yıkılması istenen ve mütemmim cüz niteliği taşıyan binanın yer aldığı taşınmaz malikleri arasında mecburi dava arkadaşlığı söz konusu olduğundan tümünün davada yer almasında zorunluluk vardır. Aksi halde malikleri bakımından bölünme olanağı olmayan yıkım isteğinin yerine getirilmesine yasal olanak yoktur.
    1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 83 ve devamı maddeleri ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 176. vd. maddelerine göre ıslah, iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağının istisnalarından biri olup, taraflardan birinin usule ilişkin bir işlemini kısmen veya tamamen düzeltmesine olanak tanıyan bir yöntemdir. Gerek öğreti gerekse Yargıtay ıslah yoluyla davanın değiştirilebileceğini ve genişletilebileceğini, aynı şekilde savunmanın da genişletilebileceğini ilke olarak kabul etmektedir. Islahla kastedilen, dava konusu edilen hususların genişletilmesi veya değiştirilmesidir. Dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak yoktur (HGK 29.06.2011 gün 2011/1-364-453).
    Somut olaya gelince; yukarıdaki açıklamalar karşısında 70 sayılı parselin diğer maliklerinin davaya katılmasına gerek olmadığından bu yöndeki direnme yerindedir.
    Ancak; davalının paydaş olduğu 23 sayılı parselin diğer paydaşlarının davada yer almaları sağlandıktan sonra elatmanın önlenmesi ve yıkım konusunda bir karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi, 84 nolu parselle ilgili usulünce açılmış bir dava olmadığı halde anılan parsel bakımından kabul kararı verilmesi de isabetsizdir.
    Davalının temyiz itirazları yerinde bulunduğundan, kabulü ile Dairenin 01.07.2014 gün ve 2014/4635-8857 sayılı bozma kararının ortadan kaldırılmasına, hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Mahkemece verilen direnme hükmünün yerinde olduğu anlaşıldığından Dairemizin 01.07.2014 gün ve 2014/4635 Esas, 2014/8857 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA, hükmün yukarıdaki DEĞİŞİK gerekçeyle BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 19.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi