18. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5265 Karar No: 2015/14821 Karar Tarihi: 20.10.2015
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/5265 Esas 2015/14821 Karar Sayılı İlamı
18. Hukuk Dairesi 2015/5265 E. , 2015/14821 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, davalının bahçe zemininde yönetim planına aykırı olarak yaptırdığı seramik kaplamanın yıkılarak eski hale getirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı vekili Av..... geldi. Aleyhine temyiz olunan davalı adına gelen olmadı. Gelen vekilin sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dava, birden çok parsel üzerinde kurulu bulunan sitede bahçe zeminine yönetim planına aykırı olarak yapıldığı ileri sürülen seramik kaplamanın kaldırılarak eski hale getirilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece davaya esastan bakılıp davanın reddine karar verilmiştir. Davaya konu yer birden fazla parsel üzerinde kurulu olup, Kat Mülkiyeti Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 5711 Sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununun 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu nedenle uyuşmazlığa Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerekmektedir. Buna göre görev hususu da genel hükümler uyarınca tayin edilmelidir. Hukuki uyuşmazlıklarda asliye hukuk mahkemelerinin görevi asıl, sulh hukuk mahkemesinin görevi ise istisnadır. Özel bir kanun hükmü ile açıkça sulh hukuk mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler asliye hukuk mahkemesinde görülür. Bu durumda mahkemece, görevsizlik kararı verilerek dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesi gerekirken işin esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.