5. Ceza Dairesi Esas No: 2012/16097 Karar No: 2014/4461 Karar Tarihi: 21.04.2014
İhmal suretiyle görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/16097 Esas 2014/4461 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Nüfus müdürü olarak görev yapan sanık, nüfus cüzdanı talep belgesinin havalesini yaptıktan sonra talebin doğruluğunu başka şekilde kontrol etme imkanı bulamayarak ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma suçundan mahkum edildi. Ancak, sanığın adli sicil kaydındaki kasıtlı suça ilişkin mahkumiyetinin geri bırakıldığı ve bu suç tarihinden sonra olduğu, bu nedenle sanık hakkında yasal bir sonuç doğurmayacağı gözetilmediği için, hakkındaki mahkumiyet hükmü bozuldu. Ayrıca, suç tarihi yanlış yazıldığı için kararın başlığı da düzeltildi. Kanun maddelerine göre, suçun işlendiği tarihte yürürlükte olan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunlarda fark olması durumunda, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz edilir. Bu kurala göre, sanığın hukuki durumu yeniden değerlendirilmelidir. 6086 sayılı yasa ile TCK'nin 257/1-2. maddelerinde yer alan \"kazanç\" sözcüğü \"menfaat\" olarak değiştirilmiş ve bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırları indirilmiştir.
5. Ceza Dairesi 2012/16097 E. , 2014/4461 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2012/183773 MAHKEMESİ : Gaziantep 12. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 22/03/2012 NUMARASI : 2011/288 Esas, 2012/249 Karar SUÇ : İhmal suretiyle görevi kötüye kullanma
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Nüfus müdürü olarak görev yapan sanığın nüfus cüzdanı talep belgesinin havalesini yaptıktan sonra, H.. D.. tarafından kontrol edilerek, nüfus cüzdanının düzenlenmesi, talep belgesindeki fotoğrafın talepte bulunan şahsa ait olması ve sistemde kayıtlı herhangi bir fotoğrafın bulunmaması karşısında talep belgesinin doğruluğunu başka şekilde tetkik etme imkanı bulunmayan sanığın ne şekilde üzerine atılı suçu işlediğine dair deliller karar yerinde gösterilip tartışılmaksızın mahkumiyet hükmü kurulması, Kabule göre de; Sanığın adli sicil kaydındaki açıklanması geri bırakılan hükmün; kasıtlı suçtan kesinleşmiş mahkumiyet niteliğinde sayılamayacağı, kesinleşme tarihinin bu suç tarihinden sonra olduğu ve CMK"nın 231/5. maddesine göre sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmayacağı da gözetilmeksizin, dosya kapsamına uymayacak şekilde kasıtlı suçtan sabıkasının bulunmasına dayanılarak yasal olmayan gerekçe ile hakkında aynı Kanunun 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Hükümden önce 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Yasanın 1. maddesi ile TCK"nın 257/1-2. madde-fıkralarında yer alan "kazanç" sözcüğünün "menfaat" olarak değiştirilmesi ve bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının da indirilmesi karşısında TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Hükmün başlığında suç tarihinin yanlış yazılması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 21/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.