Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/291 Esas 2018/5256 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/291
Karar No: 2018/5256
Karar Tarihi: 02.10.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/291 Esas 2018/5256 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, kullanım kadastrosuna ilişkin bir davada, taraflar arasında görülen davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verdi. Ancak Yargıtay bozma ilamında belirtildiği gibi, mahkemece bozma ilamına uyulmaksızın hüküm tesis edilmiştir. Bozma ilamına uyulmakla, kazanılmış hak doğar ve mahkemeye de bozma ilamı doğrultusunda işlem yapma zorunluluğu ortaya çıkar. Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığından, davaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Sonuç olarak, hüküm BOZULMASINA karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6292 sayılı Kanunun 9. maddesinin 2. bendinde, Hazine tarafından kişiler aleyhine açılan davaların durdurulacağı hükmü mevcuttur.
- 6292 sayılı Kanun, 26.04.2012 tarihinde 28275 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

16. Hukuk Dairesi 2016/291 E. , 2018/5256 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: KULLANIM KADASTROSU

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "kullanım kadastrolarına ilişkin davalarda hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren 6292 sayılı Kanun"un 9. maddesinin 2. bendinde "Hazine tarafından kişiler aleyhine açılan davaların durdurulacağı" hükmü mevcut olduğundan mahkemece bu yasa maddesi gereğince işlem yapılması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, bozma ilamında açıklanan şekilde hüküm tesis edilmemiştir. Oysa ki, bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşacağı gibi, mahkemeye de bozma ilamı doğrultusunda işlem yapma zorunluluğu doğar. Kazanılmış hakkın zedelenmemesi için bozma ilamında işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi zorunludur. Mahkemece uyulan Yargıtay ilamında hüküm tarihinden önce, dava tarihinden sonra, 26.04.2012 tarihinde 28275 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6292 sayılı Kanun"un 9. maddesinin 2. bendinde "Hazine tarafından kişiler aleyhine açılan davaların durdurulacağı" hükmü belirtilmiş ve bu hüküm doğrultusunda işlem yapılması zorunluluğu açıklanmış olmasına rağmen mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Hal böyle olunca; davacı Hazinenin bu Kanun"un yürürlük tarihinden önce, 17.05.2011 tarihinde, dava açtığı dikkate alınarak; "davanın durdurulmasına, taşınmazın mülkiyetine ilişkin bir dava bulunmadığından, çekişmeli taşınmazların tespit gibi Hazine adına tapuya tescili için kadastro tutanağının Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine; tapu kaydına, taşınmazların kadastro tutanağının beyanlar hanesinde yer alan kullanıcı şerhine yönelik olarak Hazine tarafından açılmış bir dava bulunduğu ve bu davanın 6292 sayılı Yasa"nın 9. maddesi uyarınca durdurulduğu şerhinin yazılmasına" karar verilmesi gerekirken davaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazı açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 02.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.