11. Hukuk Dairesi 2019/4968 E. , 2020/162 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 25/05/2016 tarih ve 2014/552-2016/273 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı banka şubesi arasında düzenlenen sözleşmeler gereğince kullanılacak krediye teminat olması amacıyla bir takım çeklerin ve bonoların davalı bankaya teslim edildiğini, söz konusu çek ve bonoların müvekkiline iade edilmediği gibi tahsilatı için icra takibi ve şikayeti yapılmadığını, başka bir krediden dolayı kefil ... lehine verilen ipotekleri paraya çevirdiğini, müvekkilinin borçlarını ödeyemediğini, davalının çeklerle ilgili şikayet hakkını kullanmak için çekleri bankadan istemesine rağmen bankanın çekleri iade etmediğini, bu nedenle şikayet hakkının da kullanılamadığını, bankanın kusuru nedeniyle çeklerin kambiyo senedi vasfını yitirdiğini, çek bedellerinin müvekkiline ödenmesi hususunda noter aracılığıyla gönderilen ihtarnamenin de sonuçsuz kaldığını ileri sürerek 10.000,00 TL"nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafça bankaya teslim edilen çek ve senetlerle ilgili taraflar arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesine uygun davranıldığını, bankaya teslim edilen 5 adet çek ile ilgili olarak karşılıksızdır işlemi yapıldığını, davacının kendi kusurundan yararlanmak istemesinin Türk Medeni Kanunu ilkelerine aykırı olduğunu, davacı şirket kefili aynı zamanda firma ortağı ..."ın kefalet sorumluluğu nedeni ile ... lehine verilen ipoteğin paraya çevrilmesinin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında 07/05/2008 tarihli Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi düzenlendiği ve daha sonraki değişik tarihlerde limit artırılmasına gidildiği, ..."ın da müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak sözleşmeyi imzaladığı, sözleşme gereği kredilere dayanan alacağın tahsili amacıyla davalı bankaca davacı şirket ve kefil hakkında icra takibine geçildiği, davacı taraf şirketin teminat olarak davalı bankaya verdiği çeklerin zamanında kendisine teslim edilmemesi ve banka tarafından da takibe konulmaması nedeniyle zarara uğradığını ileri sürmüş olmasına rağmen söz konusu çeklerin bankadan iade istendiğine ve banka tarafından kendisine verilmediğine ilişkin iddiasını ispatlayamadığı, ayrıca taraflar arasındaki sözleşmede davacı şirketin bankaya verdiği ticari senetleri kredi ilişkisi devam etsin veya etmesin zamanında tahsile koyup koymamakta ve benzer işlemlerde zorunluluğu olmadığının düzenlenmiş olması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 25,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 08/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.