23. Hukuk Dairesi 2014/6052 E. , 2015/1111 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, dört yıldır kendine ait olan 20 no"lu bağımsız bölümde oturduğunu, belediye tarafından projeye aykırı yapılan imalatların yıkımına karar verildiğini, para cezası tanzim edildiğini, kendi binasında ve etrafında mevcut olan projeye aykırılıkların müvekkili tarafından giderildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 7.000,00 TL"nin ödeme tarihlerinden, mümkün olmadığı takdirde dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, belediyenin kararlarına karşı idari yargı yoluna müracaat edildiğini, aykırılıklarla ilgili proje tadilatı yapıldığını ve büyükşehir belediyesinin onayının beklendiğini, davacının haksız olarak ortak alanlara müdahale ettiğini, bu alanlarda projeye aykırılık bulunmadığını, aykırılığın binalarla ilgili olduğunu, davacının ortak alana müdahalesinin önlenmesi için dava açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının yapmış olduğu imalatların belediye kararında gösterilen aykırılıklarla ilgisi bulunmadığı, daha çok kendi otopark alanının ortaya çıkarılmasına yönelik olduğu, bu çalışmanın da projeye uygun olmadığı, ortak alanlarla ilgili yapılan işlerin bir kısmının projeye aykırı imalatların projeye uygun hale getirilmesi ile ilgili olduğu, ancak bu giderlerin de kooperatifin ferdileşmeye geçmiş olması nedeniyle kat maliklerinden istenebileceği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 10.12.2012 tarih ve 5516 E, 7247 K. sayılı ilamıyla, yapılan inceleme ve araştırmanın yeterli olmadığı, mahallinde keşif yapılarak projenin konusunda uzman bir bilirkişi marifetiyle mahallinde tatbik edilip, tarafların iddia ve savunmaları ile dosyaya sunulan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle, varsa davacıya teslim edilen bağımsız bölüm ile ortak alanlardaki projeye ve imara aykırılıklar ve davacının proje ve imara uygun hale getirdiği bölüm bulunup bulunmadığı saptanıp, davacının imara uygun hale getirdiği kısımlar varsa, bunların nelerden ibaret olduğu ve bedelleri kalem kalem hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlenip, davacı tarafından imara ve projesine uygun hale getirilen işler varsa, bunların yapıldığı tarih itibariyle rayiç bedellerini davalı kooperatiften talep edebileceği gözetilerek, açıklanan hususlar ve ilkeler doğrultusunda bilirkişiden rapor alınıp değerlendirilme yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek, bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; dosya kapsam ve keşif sonucu alınan bilirkişi rapor ve ek raporuna göre; davalı tarafın onaylı mimari projesine aykırı olarak yaptırdığı ve davacının bu projeye uygun hale getirdiği kısımlara ait 3.162,00 TL +569,16 TL(KDV) olmak üzere toplam 3.731,16 TL talep edebileceği, diğer yapılan işlerden onaylı projeye uygun olmayan imalat bedellerini isteyemeyeceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 3.731,16 TL"nin 19.02.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.