17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/18429 Karar No: 2018/4718
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/18429 Esas 2018/4718 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/18429 E. , 2018/4718 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu... hakkında takip yaptıklarını, takibin semeresiz kaldığını, dava konusu taşınmazı mal kaçırma amacı ile borçlunun ... 3.Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/678 Esas 2014/504 Karar sayılı dosyasındaki alacağını diğer davalı ..."a devrettiğini belirterek, bu tasarruf işleminin iptalini istemiştir. Davalı ... vekili, temlik işleminin geçerli olduğunu, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı ... duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, davacı vekilinin 17.03.2015 tarihli ön inceleme duruşmasındaki imzalı beyanında; dava dilekçesinde belirttikleri kararın ..."ca bozulduğunu, bu şekilde davanın konusuz kaldığını bildirdiği, davalılar arasında yapılan işlemin muvazaalı olarak yapıldığı dosyanın bulunduğu aşamada kanıtlanamadığı ve bu aşamada mevcut delillerle davalıların davanın açılmasına sebebiyet verdikleri de kabul edilemediğinden bahisle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve yargılama giderlerinin davacı aleyhine hükmedilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. HMK"nun 331.maddesine göre davanın konusuz kalması halinde hakim davanın açıldığı tarihteki taraflarını haklılık durumuna göre yargılama giderine takdir ve hükmeder. Öte yandan, İİK"nun 282.maddesi gereğince borçlu ile hukuki işlemde bulunan üçüncü kişi mecburi dava arkadaşı olup davada haksız çıkmaları halinde yargılama giderinden birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olmaları gerekmektedir. Somut olayda, iptali istenilen temlik işleminin borcun doğumundan önce gerçekleştiği ve borçlunun aciz halinde olduğu sabit olup, yapılan temlik işleminin haklı bir gerekçeye dayalı olarak yapıldığı davalılar tarafından ispatlanmadığı gibi temlik gerekçesini belirtmek zorunda olmadıklarını belirtmişlerdir. Bu durumda davalıların davada haksız oldukları sabit olup yargılama giderinden sorumlu olmaları gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi uygun değildir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nin 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 3.bendindeki ibarelerin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "Davacı tarafından yapılan 126,00 TL. yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline" yine 6.bentteki tüm ibarelerin hükümden çıkartılarak yerine "Davacı vekili yararına 1.500,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine" ibaresinin yazılmasına hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 08.05.2018 günü oybirliğiyle karar verildi.