16. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/633 Karar No: 2018/5238 Karar Tarihi: 01.10.2018
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/633 Esas 2018/5238 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2016/633 E. , 2018/5238 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucunda, ... İlçesi Yağbolu Köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 44 parsel sayılı 5.185,44 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği, miras yoluyla gelen hak, taksim ve hibeye dayanılarak davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., eşi ... adına olan hisseli tapu kaydına ve yine eşinden gelen miras payına dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu 105 ada 44 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının kısmen iptali ile 32760/967680 hissenin davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacının temyiz istemi, kök muris babası ...’dan annesi ...’ya kalan ve onun ölümüyle de tüm mirasçılarına intikal eden miras payı ile eşi ... adına olan hisseli tapu kaydının hüküm kurulurken dikkate alınmadığı, bu nedenle de adına tesciline karar verilen hisse miktarının eksik olduğu hususlarına ilişkindir. Ne var ki, dava, kök muris ...’ın sağlığında dava konusu taşınmazı aralarında ...’in de olduğu beş oğluna bağışladığı, bunların da daha sonra hisselerini davacının murisi olan eşi ...’ye sattıkları iddia edilerek, eşi ...’den gelen miras payının davacı adına tapuya tescili istemiyle açıldığı halde, mahkemece davacının talebinin dışına çıkılmak suretiyle çekişmeli taşınmazın kök muris Mustafa’nın terekesine dahil olduğunun ve davacının kök muristen gelen miras payının bulunduğunun kabul edilerek bu payın davacı adına tapuya tesciline şeklinde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, davacının eşi ...’nin elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi terekesine göre üçüncü kişi konumunda olan davalıya karşı miras payının adına tescili istemiyle açtığı davanın dinlenme olanağı bulunmadığının gözetilmemiş olması da isabetsizdir. Ne var ki, mahkemece verilen hüküm davalı tarafça temyiz edilmediğine ve davacının temyizi ile aleyhine bozma kararı verilmesi de mümkün bulunmadığına göre, temyiz edenin sıfatı dikkate alınarak davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 01.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi