Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/3643 Esas 2019/6918 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3643
Karar No: 2019/6918
Karar Tarihi: 30.05.2019

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/3643 Esas 2019/6918 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıklardan bazıları taksirle öldürme suçundan beraat ederken, diğerleri TCK'nın 85/1, 62-50/4,1a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkum edildi. Temyiz sürecinde, beraat hükümleri reddedilmedi ancak mahkumiyet hükümleri mahkemece taksirle öldürme suçuna dayanılarak verildiği için bozuldu. Sanıkların, TCK'nın 257/2. maddesindeki ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma suçu kapsamında değerlendirilerek cezalandırılmaları gerektiği belirtildi. 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca karar BOZULDU.
Kanun Maddeleri:
- CMK'nın 223/2-c maddesi
- TCK'nın 85/1, 62-50/4,1a, 52/2-4. maddeleri
- TCK'nın 257/2. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
12. Ceza Dairesi         2018/3643 E.  ,  2019/6918 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle öldürme
    Hüküm : 1-Sanıklardan ... ve ... hakkında CMK"nın 223/2-c maddesi gereğince beraat
    2- Sanıklardan ... ve ... hakkında TCK"nın 85/1, 62-50/4,1a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Taksirle öldürme suçundan sanıklardan ... ve ..."un beraatlerine, sanıklardan ... ve ..."in mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafiileri ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1- Sanıklardan ... ve ..."un beraatlerine ilişkin hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanıkların taksirinin bulunmadığı gerekçesi gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin sanıkların kusurlu olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraat hükümlerinin isteme uygun olarak ONANMASINA
    2- Sanıklardan ... ve ..."in mahkumiyetlerine ilişkin hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin ve sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
    ..."ın 12/10/2010 tarihinde gece saat 2.00 sıralarında evde doğum yaptırılmak istendiği, ancak kordon dolanması nedeniyle Doğubayazıt Devlet Hastanesine getirilerek doğumun hastanede normal yolla yapıldığı, bebeğin mor ve mekonyumlu olup solunum, nabzı olmadığı, entübe edildiği, nabzın düzeltildiği, solunum sıkıntısı çeken bebeğin tanık çocuk doktoru ... tarafından "yenidoğan yoğun bakım merkezinde takibi için transportu planlanarak Erzurum Nene Hatun Kadın Doğum Hastanesine sevk edildiği, şehir dışı sevklerde Valilik kararı ile il merkezine uğramak gerektiğinden transport küvezi ile oksijen verilerek bebeğin sanık acil tıp teknisyeni ... refakatinde Ağrı Kadın Doğum Hastanesi"ne sevk edildiği, tanık ... "in sevkten önce Ağrı doğum hastanesinde nöbetçi çocuk doktoru sanık ... ile bebeğin Erzurum"a sevkedileceği hususunda görüştüğü, Ağrı doğum hastanesinde acilde pratisyen hekim olan sanık ..."ın bebek geldiğinde, sanık ... ile telefonda görüştüğü, sanık ..."benim gelmeme gerek yok siz sevki yapın" şeklinde talimat verdiği, bebeğin acil tıp teknisyeni sanık ... refakatinde transport küvezine konmadan sevkinin gerçekleştirildiği, Erzurum Nene Hatun hastanesinde tedavisi devam eden bebeğin bir gün sonra öldüğü olayda; Adli Tıp 1. İhtisas Kurulu 18.6.2014 tarihli rapora göre Zamanında otopsi yaplarak dokularda makroskopik histopatolojik ve toksikolojik analizler yapılmamakla birlikte mevcut tıbbi belgelere göre rahim içi miadında gelişme gösteren bebeğin ölümünün, kordon dolanmasına bağlı hipoksik doğum ve derin hipotermiye bağlı pulmoner hipertansiyon multi organ yetmezliği ve DİC tablosuna bağlı gelişen ölüm olduğunun düşünüldüğü olayda;
    Tüm bu belirlemeler karşısında; sanıklar hakkında taksirle bir kişinin ölümüne neden olmak suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sırasında, her ne kadar dosyada içeriğine göre sanıkların kusurlu eylemi ile ölüm nedeni arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı net olarak tespit edilememiş ise de, bebeğin transport küvezinde sevk edilmemesinin uvgun olmadığı, bebeğin Ağrı Devlet Hastanesinden Erzurum Nene Hatun Kadın Doğum hastanesine sevki öncesi muayenesini yapması ve sevk koşullarını sağlayarak ve denetleyerek sevk işlemini yapması gerekirken bunları yapmamak şeklindeki eksik ve kusurlu eylemlerinin TCK"nın 257/2. maddesindeki ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma suçu kapsamında değerlendirilerek, cezalandırılması gerekirken yazılı şekilde taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA; 30.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.