Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7247 Esas 2016/14880 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7247
Karar No: 2016/14880
Karar Tarihi: 17.11.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7247 Esas 2016/14880 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, davacı vekili tarafından davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep eden menfi tespit davasını reddetti. Davalı vekili, takip dayanağı senetteki imzanın davacıya ait olduğunu savunarak davanın reddedilmesini istedi. Mahkeme, davacının okuma yazma bilmediği halde imza atmayı bildiği ve davacının davayı açmadan önce davalı tarafından hazırlanan senete imza attığını belirledi. Bu nedenle, davacının iddialarının hayatın olağan akışına uygun bulunmadığı sonucuna varıldı ve davanın reddine karar verildi.
Kararda bir kanun maddesi belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/7247 E.  ,  2016/14880 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... gelmiş, başka gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili aleyhine... İcra Müdürlüğü’nün 2013/1569 esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, müvekkilinin okuma yazma bilmediğini, bu sebeple takip dayanağı senede imza atmasının da mümkün olmadığını, ayrıca davalı ile müvekkili arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını iddia ederek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, takip dayanağı senetteki imzanın davacıya ait olduğunu, davacının Cumhuriyet Başsavcılığı’nda verdiği ifadede de bu hususu beyan ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacının duruşmada alınan beyanına göre okuma yazma bilmediği, ancak imza atmayı bildiği, hatta bir müddet yurt dışında kocası ile birlikte çalıştığı, yurtdışında bulunan bankalardan maaş çekebilmek için imza attığı, bu şekilde belirli bir bilgi ve kültür birikimine sahip olduğunun anlaşıldığı, davacının daha önce kendisini tanımadığını iddia ettiği davalının yanına senet imzalatmaya geldiğinde pekala bu senedi niçin imzaladığını sorabilecek durumda olduğu, davacının iddialarının hayatın olağan akışına uygun bulunmadığı, davalı hakkında başlatılan soruşturmada da takipsizlik kararı verildiği, davacının iddiasını ispat edecek başkaca delil de sunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 17/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.