4. Ceza Dairesi 2017/1795 E. , 2020/15190 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Siahla tehdit, hakaret, mala zarar verme, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Sanık hakkında mala zarar verme ve silahla tehdit suçlarından verilen beraat hükümleri yönünden;
a)Katılan ve tanığın sanığın aracın ön tarafına tekme attığına dair beyanları, soruşturma aşamasında düzenlenen katılanın aracında sağ ön kapıda ayak izi ve çizik-göçük olduğunu belirtir görgü tespit tutanağı karşısında, sanığın sopa ile vurduğuna ilişkin iddia olmadığı halde sanığın mahkumiyeti yerine yetersiz ve dosya içeriğine uymayan gerekçeyle mala zarar verme suçundan beraat kararı verilmesi,
b)Katılan ve tanığın aşamalarda değişmeyen tutarlı beyanları, sanığın kuaför dükkanına girerek eline ustura aldığına dair tevilli ikrarı ve tanık... "in sanığın usturayı alıp gittiğine ilişkin beyanı karşısında, sanık hakkında katılanın ifadesi dışında delil olmadığı şeklinde yetersiz ve dosya içeriğine uymayan gerekçeyle silahla tehdit suçundan beraat kararı verilmesi,
2-1. Nolu bozmaya uyulmaması halinde ise;
Sanık hakkında basit yaralama ve hakaret suçlarından verilen mahkumiyet hükümleri yönünden;
17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25.06.2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19.08.2020, Sayı:31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi gereğince, 5271 sayılı sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ... ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye kısmen uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.