1. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1017 Karar No: 2018/14764 Karar Tarihi: 21.11.2018
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/1017 Esas 2018/14764 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2016/1017 E. , 2018/14764 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 1026 ada 3 parsel sayılı taşınmazda imar sonucu 1603/2400 oranda paydaş olduğunu, ancak imar uygulaması öncesinde bu taşınmazda diğer paydaş....’nun kızı davalı ..."e ait evin yer aldığını, imar uygulaması ve tapunun yeni hali hakkında bilgi sahibi olmadığını, davalı ..."nin babası olan... tarafından kendisine küçük pay isabet ettiği ve işine yaramayacağı şeklinde yanlış bilgi verildiğini, yaşlı ve hasta olmasının davalılar tarafından kullanıldığını ve taşınmazın davalı ..."ya muvazaalı olarak devredildiğini, satış bedelinin de ödenmediğini ileri sürerek davalı ... adına kayıtlı payın tapusunun iptali ile adına tesciline, olmadığı takidirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 32.000 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar veirlmesini istemiştir. Davalılar, satış bedelinin ödendiğini ve iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, iddianın kanıtlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne dair verilen karar Dairece ‘’...Somut olaya gelince; davacının payının dava konusu taşınmazın yarısından fazlasına tekabül ettiği, senin payın küçük küçük parçalara isabet ediyor, taşınmaz işine yaramaz denilerek hile yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığı, zira taşınmazın yarısından fazlasının sahibi olan kişinin payın küçük küçük parçalara isabet ediyor söylemine inanmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, nitekim tanıkların da davacının satış iradesini taşıdığı ancak bedel konusunda tarafların ihtilafa düşmeleri nedeniyle eldeki davanın açıldığı şeklinde beyanda bulundukları, bu olgular ve yukarıda değinilen ilkeler birlikte değerlendirildiğinde hile iddiasının kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.’’ gerekçesi ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 35.90 TL. onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 21/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.