Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2465
Karar No: 2020/508
Karar Tarihi: 12.02.2020

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/2465 Esas 2020/508 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı tarafından kendisine karşı işlenen suçlar nedeniyle rücuen tazminat istemiş, asıl davanın kısmen kabulüne ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Ancak tebligatın yapıldığı tarihte davalının vasisi takip edilmediği ve daha önce vasi olarak atanan kişiye yapıldığı belirlenmiştir. Ayrıca, davalının hükümlü olup olmadığı ve kısıtlılık halinin devam edip etmediği belirlenmemiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 471. maddesi gereği, özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkumiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis halinin sona ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkar. Bu nedenle, davalının hükümlü olup olmadığı ve kısıtlılık halinin devam edip etmediği belirlenerek, son vasi usulüne uygun olarak tebliğ edilmelidir. Ayrıca, temyiz harcının eksik ödenmesi durumunda, harç tamamlanmadığı takdirde mahkeme kararının temyiz edilmemiş sayılacağı belirtilmiştir. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 471. maddesi, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun değişik 434. maddesi.
4. Hukuk Dairesi         2017/2465 E.  ,  2020/508 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Asıl ve birleşen davada davacı ... vekili Avukat ...ve Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 12/10/2009 ve 06/12/2013 günlerinde verilen dilekçeler ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne ve birleşen davanın reddine dair verilen 18/12/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı asıl tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dosya kapsamından; davalı ...’nın hükümlü olduğu, davalının vasisi olduğu tespit edilen ...’a gerekçeli karar ve davacı temyiz dilekçesinin 13/03/2017 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Ancak UYAP kayıtlarının tetkikinden tebligatın yapıldığı tarihte anılan kişinin davalının vasisi olmadığı anlaşılmıştır. ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/739 Esas ve 2008/1032 Karar sayılı 03/05/2016 tarihli ilamında davalı ...’ya vasi olarak atanan...’nin görevine son verilerek, davalının...’nin velayeti altına alınmasına karar verilmiş olup, tebligatın yapıldığı tarihteki vasi ...olup, tebligatın bu kişiye yapılması gerekirken daha önce vasi olarak atanan ...’a tebligat yapılmıştır. Bununla birlikte .... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/739 Esas sayılı 2008/1032 Karar sayılı 01/11/2017 tarihli ilamı ile...’nin de vasilik görevine son verilmesine ve Avukat ...’ın vasi olarak tayin edilmesine karar verilmiş olup halen anılan vasinin vesayet görevinin devam edip etmediği anlaşılamamıştır.
    Türk Medeni Kanun"un 471. maddesinde ""Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkumiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis halinin sona ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkar" hükmüne yer verilmiştir. O halde mahkemece anılan davalının hükümlü olup olmadığı, kısıtlılık halinin devam edip etmediği belirlenmeli; davalının hükümlü olduğunun ve kısıtlılık halinin devam ettiğinin belirlenmesi durumunda, davalıya tayin edilen son vasi, davalının hükümlü olarak bulunduğu cezaevine sorularak tespit edilmeli, öncelikle bu vasiye gerekçeli karar ve davacı tarafından verilen temyiz dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmeli, daha sonra davalı kısıtlının 09/05/2018 tarihinde ... H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü aracılığı ile vermiş olduğu temyiz dilekçesi vasiye, ""temyiz istemini kabul etmiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği aksi halde kısıtlı tarafından yapılmış olan temyize icazet vermiş sayılacağı,"" kaydını içerir biçimde tebligat çıkarılmalı ve sonucuna göre işlem yapılmalıdır.
    Ayrıca, kararı temyiz eden davalı kısıtlıdan temyiz harcı alınmadığı görülmüştür. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun değişik 434. maddesinin üçüncü fıkrası hükmüne göre temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Bunların eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren hakim veya mahkeme başkanı tarafından verilecek yedi günlük kesin süre içinde tamamlanması aksi halde temyizden vazgeçilmiş sayılacağı hususu temyiz edene yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde mahkeme kararının temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilir. 25/01/1985 günlü, Esas: 1984/5 ve Karar: 1985/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, harca tabi olmasına rağmen mahkeme kalemince harç hesap edilip ilgilisinden
    istenilmeden ve dolayısıyla harç alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da sözü edilen fıkrada öngörülen eksik harç ödenmesi halinde yapılacak işlemle ilgili kuralın kıyasen uygulanması ve bu durumda dilekçenin temyiz defterine kaydedildiği tarihte temyizin yapılmış sayılması gerekir. Temyiz dilekçesi havale edildikten sonra kararı temyiz eden kısıtlıdan temyiz harcı alınmamıştır. Açıklanan nedenle ve yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılarak vasinin temyize icazet vermesi durumunda, temyiz harcının ikmali için yasal süre verilerek belirtilen noksanlığın giderilmesinden sonra dosyanın Dairemize gönderilmesi gerekmektedir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlandıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmesi için, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 12/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.























    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi