Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/6306
Karar No: 2021/598
Karar Tarihi: 21.01.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/6306 Esas 2021/598 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı işyerinde geçmişte çalıştığı ve Kuruma bildirilmeyen hizmetlerinin tespiti için dava açmıştır. İlk derece mahkemesinde, davalı işyerinin kanun kapsamına alınabilecek ve faal olduğu konusunda yeterli kanıt sunulamadığı için davanın reddine karar verilmiştir. Ancak davacının işe giriş bildirgesi, sigorta sicil kartı ve tanık beyanları göz önünde bulundurulduğunda, davacının işe alındığı tarihten davalı işyerinin kanun kapsamından çıktığı tarihe kadar olan dönem yönünden hizmet tespiti istemi kabul edilmelidir. Kanun maddeleri olarak 506 sayılı Yasanın 79/10. ve 5510 sayılı Yasanın 86/9. maddeleri belirtilmiştir. Bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve özel bir duyarlılıkla yürütülmesi gerektiği vurgulanmıştır.
10. Hukuk Dairesi         2020/6306 E.  ,  2021/598 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    No : 2017/255-2019/521

    Dava, davacının davalı işyeri nezdinde 01/09/1986 tarihi ile 1988 yılı arasında geçen ve Kuruma bildirilmeyen hizmetlerinin tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin (Kapatılan) 19/10/2017 tarihli ve 2016/5934 E., 2017/8056 K. sayılı bozma ilamına karşı “uyma” kararı verilmek suretiyle yapılan yargılama neticesi davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. ve 5510 sayılı Yasanın 86/9. maddeleri olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    Eldeki davada, uyulmasına karar verilen bozma ilamında “davalı işyerinin 01/01/1987-31/12/1987 tarihleri arasında faal ve kapsama alınabilecek nitelikte olduğunun belirlenmesi gerektiği” belirtilmiş, yapılan inceleme ve araştırmalar neticesi bu dönem yönünden davalı işyerinin kanun kapsamına alınabilecek nitelikte ve faal olduğu hususu açıkça ortaya konulamadığından ve talep edilen hizmetin üzerinden uzunca bir süre geçtiği için ihtilaf konusu tüm dönem yönünden çalışma olgusunu aydınlatıcı ve net anlatımları ile doğrulayan tanıklar mevcut olmadığından Mahkemece hükümde açıklandığı şekilde “davanın reddine” karar verilmiş ise de gerek davacı adına davalı işyerince düzenlenen ve Kurum kayıtlarına intikal eden 01/09/1986 tarihli işe giriş bildirgesi, gerek ilk işe giriş bildirgesinde yer alan tarih ile uyumlu sigorta sicil kartının varlığı, gerekse bozma ilamı öncesi duruşmalarda dinlenen ve çalışma olgusunu kısmen doğrulayan tanık beyanları dikkate alındığında ilk işe giriş bildirgesinde yer alan sigortalının işe alındığı tarihten davalı işyerinin kanun kapsamından çıktığı tarihe kadar olan dönem yönünden davacının hizmet tespiti isteminin kabulü gerekmektedir.
    Mahkemece yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda, kurulan ilk hükümdeki gibi “davanın kısmen kabulü ile davacının 01/09/1986-31/12/1986 tarihleri arasında prime esas asgari kazanç üzerinden 24534.67 iş yeri sicil numaralı Vural Matbaası ünvanlı iş yerinde hizmet akdine dayalı olarak çalıştığının tespitine, fazlaya dair istemin reddine,” karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 21/01/2021 gününde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi