Taraflar arasındaki "kira bedelinin indirilmesi " davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bartın 1.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 7.9.2005 gün ve 2005/270-349 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 22.02.2008 gün ve 2008/888-2034 sayılı ilamı ile; (...Davacı vekili, ihale yolu ile işletmeciliğini aldığı İnkumu" ndaki orman içi dinlenme tesislerinde 07.04.2004 tarihinde heyelan meydana gelmesi nedeniyle 2004 yılı kira bedelinden (19.233.437.500)TL+KDV" nin indirilerek sözleşmenin uyarlanmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Davacı vekili, karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dava, 2004 yılı kirasının heyelan nedeniyle indirilmesine ilişkin olup, taraflar arasında çekişmesiz olduğu üzere 07.04.2004 tarihinde heyelan meydana gelmiş ve davacının talebi üzerine kullanımın ehemmiyetli surette azaldığı kabul edilerek davalı tarafça 2004 yılı kirası bir miktar indirilmiş ve davacı, idare indirimini yeterli bulmayarak 2004 yılı kirasından (19.233.437.500.-TL+KDV"nin) indirilmesi için işbu davayı açmıştır. HUMK."nun 76 nci maddesi hükmüne göre olayları izah davacıya, hukuki tavsif mahkemeye aittir. Her ne kadar dava dilekçesinde uyarlamadan söz edilmiş ise de davanın açılış tarihi nazara alındığında davacının talebinin geleceğe yönelik bir uyarlama olmadığı ve sadece BK."nun 250 nci maddesine dayalı bir dava olduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, mahkemece davacı tarafça açılan davanın kira parasının 2004 yılı için indirimi amacıyla BK." nun 250 nci maddesine dayalı bir dava olduğu ve davacının böyle bir davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu nazara alınarak uyuşmazlığın esasına girilmek gerekirken, anılan husus nazara alınmadan yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden, davacı tarafın karar düzeltme itirazının kabulüyle yerel mahkeme kararının onanmasına ilişkin Dairemiz onama ilamının ortadan kaldırılarak, yerel mahkeme kararının davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava; taraflar arasındaki sözleşmeye konu kiralananın sözleşmedeki amaca uygun şekilde kullanılması olanağının, sonradan meydana gelen heyelan nedeniyle önemli ölçüdre azaldığı iddiasına dayalı, kira bedelinin indirilmesi istemine ilişkindir.
Hukuk Genel Kurulu"ndaki görüşme sırasında, temyize konu kararın gerçekte yeni bir hüküm niteliğinde olup, olmadığı hususu ön sorun olarak değerlendirilmiştir.
Dava dilekçesinde, kira bedelinden indirim yapılması istemi, "bedelin uyarlanması" olarak ifade edilmiştir.
Yerel Mahkeme, geçmiş dönem kira paraları için uyarlama istenilemeyeceği gerekçesiyle davayı reddetmiş; Özel Daire, her ne kadar dava dilekçesinde uyarlamadan söz edilmiş ise de, davadaki talebin BK.nun 250.maddesi çerçevesinde bedelden ildirim yapılması yönünde bulunduğuna ve bu yönde işin esasının incelenmesi gereğine işaretle hükmü bozmuş; Yerel Mahkeme, taraflar arasındaki sözleşmenin 46.maddesinde yer alan "Bu sözleşme ile ihaleye konu olan yapı, tesis ve alanlar ile benzeri her türlü hizmetlerde 6570 sayılı Gayrimenkul Kiralara Hakkındaki Kanun ile Borçlar Kanunu"nun kira akdine ilişkin hükümler uygulanmaz." hükmü karşısında, uyuşmazlığa BK.nun 250.maddesinin uygulanamayacağı gerekçesiyle direnme kararı vermiştir.
Açıklanan bu duruma göre; temyize konu karar gerçekte bir direnme kararı değil; bozmadan esinlenmek suretiyle ve önceki karardan tamamen farklı bir gerekçeyle oluşturulmuş yeni bir hüküm niteliğindedir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan gerekçeyle, yeni hükmün temyiz incelemesinin yapılması için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine, 24.12.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.