22. Hukuk Dairesi 2018/7013 E. , 2018/11707 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 8. maddesine göre, bölge adliye mahkemesinin temyiz edilebilen kararlarına karşı, tebliğ tarihinden başlayarak sekiz gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.
Bu süre içerisinde temyiz dilekçesinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 365. maddesi uyarınca, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya Yargıtayın bozması üzerine hüküm veren ilk derece mahkemesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilmesi gereklidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 366. maddesi uyarınca, temyiz kanun yolu bakımından kıyasen uygulanacak 344. maddesi gereğince, temyiz dilekçesi verilirken, temyiz kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderlerin ödenmesi gereklidir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, bölge adliye mahkemesi tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, başvuru yapılmamış sayılır.
Anayasa’nın 40. maddesinin ikinci fıkrasında devletin işlemlerinde ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorunda olduğu ifade edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinin "ç." bendi uyarınca da , hükümde, kanun yolları ve süresinin gösterilmesi bir zorunluluktur. Kanun koyucu, devlet organlarının tesis ettiği işlemlere karşı kanun yolları ve hangi mercilere başvuracağı ve başvuru süresi bakımından tarafların doğru bilgi sahibi olmalarını sağlayarak dağınık mevzuat karşısında hangi yola müracaat edeceğini bilmeyen yahut tereddüt eden bireylerin hak arama özgürlüğünü etkin ve sağlıklı bir şekilde kullanmaları amaçlanmıştır.
Anayasa Mahkemesi de bir çok kararında başvurucuların gerekçeli kararda belirtilen süreye güvenerek hareket etmesinin makul görülebileceği, mahkemenin kanun yolunu ve süresini taraflara doğru gösterme yükümlülüğü dikkate alındığında temyiz süresinin mahkeme kararında farklı belirtilmiş olması karşısında kanunda belirtilen süre olduğunu kabul ederek dilekçenin reddine karar veren değerlendirmelerin mevzuat hükümleri çerçevesinde ve öngörülebilirlik sınırları içinde olduğunun kabul edilemeyeceği, yapılan yorumun başvurucuların temyiz hakkını kullanmayı imkânsız kılacak ölçüde ve aşırı şekilci bir yaklaşımla elde edildiği ve bu açıdan kararın başvurucuların mahkemeye erişim hakkını zedelediği sonucuna ulaşılarak, Anayasa"nın 36. maddesinde güvence altına alman adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir. (Anayasa Mahkemesi "nin 2014/819 başvuru numaralı ve 09.06.2016 tarihli ( 29757 Sayılı ve 29.06.2016 tarihli Resmi Gazete" de yayımlanan) kararı.
Somut olayda; davalı vekiline 18.12.2017 tarihinde bölge adliye mahkemesi kararının tebliğ edildiği, davalı vekilinin de 15/01/2018 tarihinde istinaf kararını temyiz ettiği,harcın ise 22/12/2017 tarihinde yatırıldığı ancak "Temyiz Karar Harcı (Maktu)" yatırması gerekirken " İstinaf Karar Harcı (Maktu)" yatırıldığı, anlaşılmaktadır. Davalı tarafça kanun yoluna başvurma iradesi süresi içinde ortaya konulmasına karşın ; temyizin süresinde olmadığı gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ilişkin bölge adliye mahkemesince verilen karar, hatalı olup bölge adliye mahkemesince verilen 17.01.2018 tarihli EK KARARIN BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi.
Hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Yargıtay tarafından temyiz incelemesi yapılabilmesi için, temyiz harç ve giderlerinin temyiz eden tarafından mutlaka tam olarak yatırılması gerekir.
Temyiz giderleri, dava dosyasının Yargıtay"a gönderilmesi ve temyiz incelemesinden sonra Yargıtay tarafından dosyanın mahkemeye iadesi için gereken giderler ile temyiz incelemesi sırasında Yargıtay"da ve temyiz incelemesi sonrası yerel mahkemede yapılması gereken tebligatlar için gerekli giderleri kapsar.
Temyiz harçları ise (mahkemece alınması gereken temyiz harçları) başvurma harcı ile karar ve ilam harcından oluşmaktadır.
Başvurma harcı harçlar kanununda düzenlenmiş, her yıl miktarı değişen maktu bir harç olup temyiz eden tarafından yatırılması zorunludur.
Bölge adliye mahkemesince verilen asıl karar istinaf kanun yoluna değil temyiz kanun yoluna tabi olmakla; kararı temyiz eden davalı vekilince temyiz karar harcı yerine istinaf karar harcı adı altında 31,40 TL yatırıldığı ve temyiz yoluna başvurma harcı ile maktu temyiz karar harcının yatırıldığına dair dosya içerisinde harç tahsil makbuzu bulunmadığının anlaşılmasına göre; anılan davalı tarafa temyiz yoluna başvurma harcı ile maktu temyiz karar harcının (sayman mutemedi alındısında harç adı doğru yazılmak ve sehven yatırılan harçlar talep halinde iade edilmek üzere) kanunda öngörülen yedi günlük kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde temyiz başvurusundan vazgeçilmiş sayılacağı konusunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 366. maddesi uyarınca temyiz kanun yolu bakımından kıyasen uygulanacak 344. maddesi gereğince davalı tarafa muhtıra çıkartılarak kanuni süre beklendikten sonra tekrar Dairemize gönderilmesi için dosyanın ilgili Bölge Adliyesi Mahkemesi Hukuk Dairesi"ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.