Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/2890 Esas 2018/9794 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2890
Karar No: 2018/9794
Karar Tarihi: 24.12.2018

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/2890 Esas 2018/9794 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık hakkında daha öncesinde bir dava sonucunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine rağmen, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kapsamında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği gerekçesiyle yeni bir dava açılmıştır. Ancak, ikinci suçla ilgili davanın sonucuna göre hüküm verilmesi yerine, mahkeme hükmün açıklanmasına karar vermiştir. Sanık müdafiinin temyiz itirazları sonucu, mahkeme kararı yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. Bu kararda, uyuşturucu madde kullanımı suçunun cezası, mahkemenin açıklanacak hüküm yerine hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı vermesinin hatalı olduğu, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerinin de hükmün açıklanmasını gerektirmediği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun

10. Ceza Dairesi 2017/2890 E. , 2018/9794 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanık hakkında Mahkemece 17.03.2011 tarih 2010/35 esas ve 2010/372 karar sayılı ilamıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve bu kararın itiraz edilmeksizin kesinleştiği, denetim süresi içinde sanığın işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle sanık hakkında Düzce 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/348 esas sayılı dosyası ile “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilerek incelemeye konu olan dosyaya hükmün açıklanması yönünden değerlendirilmek üzere ihbarda bulunulduğu ve ihbar üzerine Mahkemece hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de;
Söz konusu davada sanığın, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin yükümlülüklerine uyduğu takdirde davanın düşmesi, aksi halde cezaya hükmolunması gerektiğinden, ikinci suçla ilgili davanın akıbeti araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi yerine, bu aşamada kesinleşmiş bir mahkûmiyet hükmünün bulunmadığı ve tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararlarının da, hükmün açıklanmasını gerektirir nitelikte olmadığı gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 24/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.