Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/389
Karar No: 2015/971
Karar Tarihi: 22.01.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/389 Esas 2015/971 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2014/389 E.  ,  2015/971 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Nevşehir 1.Asliye Hukuk İş Mahkemesi
    TARİHİ : 03/10/2013
    NUMARASI : 2012/17-2013/596



    Davacı, Kurum işleminin iptaline, kesilen aylığın yeniden bağlanmasına, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının temyiz itirazlarının reddine,
    2- Davalı Kurumun temyizi yönünden yapılan incelemede;
    Davacı; 3201 sayılı Yasa"ya göre yurtdışı hizmetlerini borçlanarak bağlanan yaşlılık aylığının, yurtdışındaki çalışması nedeniyle iptal edildiğini, davalı Kurum tarafından yersiz ödendiği iddia edilen maaşlar ve primlere ilişkin olarak borç çıkarıldığını beyanla Kurum işleminin iptalini, davacının borçlu olmadığının tespini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 3201 sayılı Yasa"nın 6. maddesidir. Maddede aylık bağlanma koşulu olarak yurda kesin dönüş yapılması esas alınmıştır. 3201 sayılı Yasa hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan tekrar yurtdışında çalışmaya başlayanların çalışmaya başladıkları tarihi takip eden aybaşından itibaren aylıklarının kesileceği 6/B maddesinin açık hükmü gereğidir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacıya yurtdışı borçlanması da dikkate alınarak 01.08.2007 tarihli tahsis talebi gereğince yaşlılık aylığı bağlandığı, davacının 01.01.2008-31.12.2009 tarihleri arasında yurtdışındaki çalışmaları nedeniyle aylığının başlangıç tarihi ile iptal edildiği ve 01.08.2007-20.04.2011 tarihleri arasında yersiz ödenen 132.049,25-TL"nin 5510 SK 96/1-a maddesi uyarınca borç kaydedildiği anlaşılmaktadır.
    Yurt dışında çalışanların yaşlılık aylığından yararlanabilmesi yönünden, yurda kesin dönüş koşulunun varlığı zorunlu görülmüştür. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22/10/1997 gün, 1997/10-588 E., 857 K. sayılı ve 22/4/1999 günlü, 1999/21-284 E., 300 K. sayılı ve daha sonra aynı doğrultudaki kararlar) Davacı işçinin, çalıştığı ülkeden işsizlik yardımı, hastalık, geçici işgöremezlik vs. gibi yardımlar alması halinde sigortalının kesin dönüş yapmadığı Yargıtay kararları ile kabul edilmektedir.
    Taraflar arasında uyuşmazlık, temelde, yaşlılık sigortasından faydalanmak isteyen, 3201 sayılı yurt dışında çalışan Türk Vatandaşlarının yaşlılık aylığı koşullarından “yurda kesin dönüş koşulu’nun” bulunmadığının sonradan anlaşılması halinde, Kurumca uygulanacak işlem ve yaptırımlara ilişkin olarak ortaya çıkmaktadır.
    Bu konuda sözü edilen 3201 sayılı Yasa, 6. madde (B) fıkrası, sistemi doğrudan olmasa bile, dolaylı biçimde ortaya koymuş, yurt dışından kesin dönüş yapılmasına ve kendilerine yaşlılık aylığı bağlanmasına karşın, yurt dışında çalışmak isteyenler yönünden Kurumca yapılması gereken işlemleri belirlemiştir. Buna göre; yurt dışından kesin dönüş yapan bir kimsenin yeniden yurt dışında çalışması halinde; çalıştığı süre kadar yaşlılık aylığı kesilecek bu kişinin yurda dönüşünde; isterse çalıştığı süre kadar borçlanmak suretiyle; yaşlılık aylığı oran ve miktarı artırılacak, isterse, eski aylık olduğu gibi ödenmeye devam edecektir. Böylece denilebilir ki, 3201 sayılı Yasa sisteminde yeniden yurt dışı çalışma söz konusu olduğunda, yaşlılık sigortasından bağlanan aylıklar ödenmemekte ve sosyal güvenlik askıya alınmaktadır. Bu durumun sonucu olarak, yaşlılık aylığı bağlanması sırasında, yurda kesin dönüş koşulunun gerçekleşmediği anlaşılırsa, yapılacak işlem veya uygulanacak yaptırım; yaşlılık aylığının bağlanmaması ve kesin dönüş tarihine kadar işlemlerin hukuken askıya alınması, istek olduğunda yatırılan borçlanma bedelini iadesidir. Yaşlılık aylığı bağlanmış olması halinde ise bağlanan aylığın kesilmesi ve ödenen aylıkların geri alınmasıdır.
    En önemlisi “işten ayrılma” veya “yurt dışından dönüş” koşulunun yokluğu, kişinin sosyal güvenlik haklarının büsbütün ortadan kaldırıcı bir neden olarak, yasalarda öngörülmemiş, sadece; aylığın başlatılmaması veya bağlanan aylığın kesilmesi biçimde yaptırıma bağlanmıştır.
    Hukuk Genel Kurulu’nun 1997/10-588-857, 1998/10-645 1999-237 sayılı Kararlarında da belirtildiği üzere, yurda kesin dönüş yapmaktan söz edebilmek için yurt dışında çalışan Türk Vatandaşlarının çalışma hayatına yönelik tüm ilişkilerini gerek çalıştığı işyerleri ve gerekse ilgili olduğu tüm sosyal güvenlik kuruluşları yönünden sona erdirerek yerleşmek ve sosyal güvenliklerini de burada sağlamak üzere anavatana dönüş yapmaları gerekir. Başka bir anlatımla, yurt dışındaki işçi sıfatıyla, çalışma hayatıyla ilgili tüm bağlarını ve ilişkilerini bitirmeden yurtdışı Sosyal Güvenlik Kuruluşlarından yardım alarak geçici sürelerle yurda giriş yapmak “kesin dönüş” yapıldığı anlamını taşımaz. Keza yurt dışındaki işini kaybetmek de her zaman kesin dönüşe delalet etmez. Giderek kişi işsiz kalabilir ama işsizlik sigortasından yardım almayı yeterli görerek yurda kesin dönüş yapmayabilir.
    Bu konuda çıkarılan, 06.11.2008 tarih 27046 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Borçlandırılması ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmeliğin 4. maddesinde de “Kesin dönüş; Aylık tahsis talebinde bulunanların yurtdışındaki çalışmalarının sona ermesini, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği almamaları durumunu” ifade edeceği öngörülmüştür. Dairemizin yerleşmiş içtihatlarında; işsizlik sigortasından yardım almak kişinin yurt dışında oturduğuna ve yurda kesin dönüş yapmadığına kuvvetli bir delil ve karine oluşturur. Ancak bu karinenin aksi, somut olayın özellikleri içinde belirlenecek aynı güçte delillerle ispat olunabilir.
    Somut olayda; davacının yurtdışı hizmet dökümüne göre davacıya yaşlılık aylığının bağlandığı tarih olan 01.08.2007 tarihinden sonra 01.01.2008-31.12.2009 tarihleri arasında ve 2011 yılının Temmuz ve Ağustos aylarında bir kısım yurt dışı çalışmalarının bulunduğu, davacı vekili tarafından dosyaya sunulan beyan dilekçelerinde de yurt dışında yaşayan davacının part time çalışmalarının bulunduğunun kabul edildiği anlaşılmakla mahkemece davacının yurt dışı çalışmasının 31.12.2009 yılından sonra da devam edip etmediği ve yurda kesin dönüşün gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmadan sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
    Yapılacak iş; davacının 31.12.2009 yılından sonra da yurdışında zorunlu sigortalılığının devam edip etmediği, ikamete dayalı sosyal sigorta veya sosyal yardım ödeneği alıp almadığını, araştırarak, Emniyet Müdürlüğünden yurda giriş çıkış tarihleri sorularak, muhtarlıktan ve ilgili Nüfus İdaresinden ikametgah bilgiler tarihleri ile birlikte sorgulanıp, zabıtaca da çevreden araştırıldıktan sonra davacının yurda kesin dönüş yapıp yapmadığı ve yurt dışında çalışmaya devam edip etmediği hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya koymaktan ibarettir
    O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine,
    22/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi