17. Hukuk Dairesi 2015/13130 E. , 2018/4665 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkilinin ... mahallesindeki tarihi Bedesten ...sında iş yeri bulunduğunu, 10.08.2013 günü meydana gelen yangında iş yerinin yanmış olduğunu, ...da ... adlı iş yerinin sahibi olan müvekkilinin yangın sonrasında önemli ölçüde zarar gördüğünü,davalı tarafından müvekkile sadece 9.417,00 TL ödeneceğinin bildirilmiş olduğunu, zararın likit olmadığını, yapılacak bilirkişi incelemesiyle belirlenecek olduğunu, bu nedenle kısmi dava açtıklarını ve bilirkişi raporuna göre ıslah yolunu açık tuttuklarını belirterek; zarar bedeli olarak 5.000,00 TL"nin (kısmi dava) davalıdan alınmasına, belirlenecek zarar miktarına hasar tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili; 09/05/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarını 28.210,05 TL"ye çıkarmıştır.
Davalı vekili; düzenlenen eksper raporuna göre sigortalı iş yeri sahibine 01.11.2013 tarihinde 9.417,75 TL hasar tazminatı ödendiğini, ancak davacı tarafın yapılan bu ödemeye rağmen hasarının daha fazla olduğundan bahisle noter ihtarı gönderdiğini belirterek yapılacak yargılama neticesinde haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davacının davasının kısmen kabulü ile, toplam 28.209,30 TL"nin temerrüt tarihi olan 31/11/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye kısmın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik
bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı
dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, işyeri ... poliçesi gereği tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davalı ile aralarındaki kobi paket ... poliçesine göre söz konusu yangın nedeniyle oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle alacak isteminde bulunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; Türkiyede tarihi han ve ...larda; genel olarak işletmelerin çalışma şekillerine bakıldığında; işyerine ait emtiaların han içerisinde ortak alanlarda teşhir edildiği, işyeri alanlarının ise oldukça dar olup depolama ve ürün deneme şeklinde kullanıldıkları han içerisindeki ortak alanların genel bir pazar şekline dönüştüğü,bu nedenle de;poliçe ekindeki genel istisnalar bölümünde teminat dışı olarak yer alan; binanın ortak kısım alanlarında bulundurulan her türlü muhteviyat olarak belirtilen açıklamanın normal işyerlerinde geçerli olmakla birlikte bu tür işyerlerinde aynı durumun olmayacağı sonucuna varılmıştır. Mahkeme de rapordaki bu görüşe itibar ederek bedesten, tarihi ... ve tarihi hanlarda genel olarak işletmelerin çalışma şekillerine bakıldığında eşyaların teşhir edildiği kısımların binanın ortak alanı olarak nitelendirilmesi mümkün görülmeyip, sigortacı davalının söz konusu alanlarda bulunan emtianın da bedelini davacıya ödemesi gerektiği kanaatine varılmış, Buna göre ortak kısımlarda yer alan ve zarar gören emtialardan dolayı da davalı sigortacının sorumluluğu olduğu yönünde karar vermiştir.
Taraflar icap ve kabulden oluşan irade açıklaması ile sözleşmenin kapsamını belirleyebilirler. Bu durum TTK ve Genel Şartlar Hükümlerine aykırılık teşkil etmez. ... sözleşmesinin tarafları arasındaki Kobi Paket ... Poliçesi ile davalı sigortacının teminat altına aldığı rizikolar incelendiğinde, poliçe ekinde yer alan poliçe genel istisnaları kısmında; açıkta bulunan malvarlıkları ve binanın ortak kullanılan kısımlarında bulundurulan her türlü muhteviyatın istisna kabul edildiği görülmektedir. Buna göre hesaplanan zarar miktarı içerisinde; açıkta bulunan malvarlıkları ve binanın ortak kullanılan kısımlarında bulundurulan ve zarar gören emtialar da bulunmakla bunların teminat dışı olduğu düşünülebilirse de sigortalı işyerinin bulunduğu yerde işyerlerinin kullanma biçimleri gözetildiğinde TTK. 1435. (eski 1290 md) madde hükümünün somut olayda tartışılarak. İşyeri dışına konfeksiyon ürünlerinin ve diğer zarar gören ürünlerin zarar miktarları yönünden bir indirim yapılıp yapılmayacağı irdelenmelidir.
Bu durumda mahkemece, açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre yapılan zarar hesabından binanın ortak kısımlarında ve açıkta bulunan ve zarar gören emtia hasarı belirlenip bu miktar yönünden indirime gidilip gidilmeyeceği değerlendirilip bilirkişi heyetinden ek karar alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 07/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.